TARİHİN EN İYİ YABANCI FİLMLERİ

Sinema tarihinde, üstünden yıllar da geçse eskimeyen, hatta yıllar geçtikçe daha da değerlenen filmleri sizin için derledik. Çeşitli bilim kurgu, fantastik, korku, dram türündeki filmlerin yer aldığı bu listedeki eserlerin artık birer kült haline geldiğini söylemek mümkün.

Matrix (1999): Post-apokaliptik bir evrende geçmekte olan Matrix, ana karakterimiz olan Neo’nun “gerçeğe uyanmasıyla” başlar. Ardında derin bir felsefi temel barındıran bu film, Jean Baudrillard’ın simülasyon teorisinden izler taşır. Bununla birlikte, kültleşmiş bir hikaye olan Alice Harikalar Diyarında’nın beyaz tavşanına da yer verilmiştir. Alice’in beyaz tavşanı takip edip kendisini bambaşka bir dünyada bulmasına benzer şekilde, Neo da kendisini gerçeğe götürecek olanın peşinden sürüklenmiştir.

Inception / Başlangıç (2010): Christoper Nolan’ın yönetmenliğini yaptığı Inception, bilim kurgu türündeki en iyi filmlerden biridir. Rüya kontrolünü konu alan bu filmde ana karakterimiz Copp yetenekli bir casustur ve uzmanlık alanı, insanların zihinlerine girerek onlardan bilgi toplamaktır. İnsanın en savunmasız olduğu uyku anlarında, onların rüyalarına giren Copp, kendini korumak için farklı savunma yöntemleri geliştirmektedir. Rüya ile gerçeğin birbirine karıştığı bu filmde, yer yer üzülecek, yer yer heyecanlanacaksınız.

The Shawshank Redemption / Esaretin Bedeli (1994): Oldukça derin bir alt metne sahip bu film, masum bir adam olan Andy’nin karısını ve karısının sevgilisini öldürmekle suçlanmasını konu alır. Dayak, tecavüz, işkence gibi her türlü durumun yaşandığı Shawsank Hapishane’sinde yaklaşık 20 yılını geçiren Andy, bütün bunlara rağmen umutlu bir karakterdir. Hapishane arkadaşlarını, parmaklıkların ardında dahi olsalar özgür bir yaşamın sürdürülebileceğine ikna etmeye çalışır. Andy’nin bu çabalarına bir arkadaşı da ortak olacaktır.

Forrest Gump (1994): Yönetmenliğini Robert Zemeckis’in yaptığı ve başrolünde Tom Hanks’ın yer aldığı Forrest Gump, düşük IQ’ya sahip genç bir adamın hikayesini anlatır. Forrest Gump karakteri, şans eseri Elvis Presley, Kennedy, Nixon’ın da aralarında bulunduğu tarihe adını yazdırmış bazı kişilikler ile tanışır. Olaylar 50’lerden 70’lere kadar süren bir zaman dilimi içerisinde gerçekleşir. Unutulmaz filmler listesinin başlarında yer alan bu filmi mutlaka izlemelisiniz.

Interstellar / Yıldızlararası (1994): Yönetmen koltuğunda yine Christopher Nolan’ın oturduğu Interstellar, bilim kurgu filmlerinin vazgeçilmezi arasında yer almaktadır. Bir grup astronotun solucan deliğinden geçerek insanların yaşayabileceği bir yer arama çabasını konu edinen bu filmde, zaman uzam düzlemi ters yüz edilmektedir. Film oldukça sağlam bir teorik altyapıya sahiptir. Son derece dokunaklı bir film olan Interstellar, bir izleyenin tekrar izlemek isteyeceği türden bir film.

The Green Mile / Yeşil Yol (1999): Stephen King’in aynı adlı romanından uyarlanarak beyaz perdeye aktarılan The Green Mile’ın yönetmen koltuğunda Frank Darabont oturuyor. Doğaüstü güçlere sahip olan John Coffey’in karmaşık iç dünyasına yolculuk edilen film, tüm zamanların en iyi 50 filmi arasında yer almaktadır.

Godfather / Baba (1972): Bir üçleme olan Godfather serisinin ilk filmi 1972 yılında beyaz perdede yerini almıştır. Bir İtalyan mafya çetesinin lideri olan ve “Baba” lakabıyla bilinen ana karakter, Robert De Niro tarafından canlandırılır. Al Pacino’nun göz dolduran performansıyla ve son derece yalın anlatısıyla film, sinematografik açıdan oldukça tatmin edicidir. Tüm zamanların en iyi filmlerinde baş sıralarda yer alan bu filmi mutlaka izlemelisiniz.

The Pianist / Piyanist (2002): Polonyalı ünlü bir piyanist olan Wladyslaq Szpilman’ın anılarını anlattığı aynı isimli romandan beyaz perdeye uyarlanan film, Nazi işgalindeki Polonya’da geçmektedir. Filmde, yaşamanın son derece zorlaştığı bir dönemde, esir kampına düşmekten kurtulan ünlü piyanistin hayatta kalma mücadelesi konu edilir. Piyanist, günümüzde gerçek bir klasik haline gelmiştir. En iyi film önerileri 2022 listesinde başlarda yer alan bu filmi izlemenizi şiddetle tavsiye ederiz.