Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Melih Kadir Efe

Kara Gül: Toprağın Kalbinde Büyüyen Siyah Sessizlik

Bazı çiçekler vardır; güzellikleriyle değil, taşıdıkları anlamla konuşur. İşte onlardan biri: Kara Gül. Herkesin bir yerlerde adını duyduğu ama çok az insanın gerçekten gördüğü, daha azının dokunabildiği, siyahın tüm asaletini yapraklarında taşıyan o sıra dışı çiçek.

Halfeti’nin sessiz bir köşesinde, toprakla ölüm arasında büyüyen bir mucize gibidir Kara Gül. Onu diğer güllerden ayıran şey yalnızca rengi değildir; taşıdığı anlamdır, suskunluğu ve sırlarla bezeli geçmişidir. Siyahın yasla, ayrılıkla ve bazen ölümle özdeşleştiği dünyada; Kara Gül, başlı başına bir felsefedir.

Bir Renkten Fazlası

Kara Gül, siyahı temsil eder ama karanlık değildir. Gecenin ortasında parlayan bir yıldız gibi, kendi ışığını göğsünde saklar. Güneşin her sabah doğduğu gibi, o da karanlık topraktan doğar ama hayata sessizce karşı koyar. Belki de Kara Gül, hüznün ta kendisidir ama aynı zamanda hayatta kalabilmenin en asil direnişidir.

Aşkı anlatırken kırmızı güle sığınan bizler, ayrılığı Kara Gül’le tarif ederiz. Birini kaybettiğimizde, bir hayal yıkıldığında ya da bir sevda sona erdiğinde… O an kalbimizde açan Kara Gül’dür. Çünkü o, susar ama anlatır. Ağlamaz ama hisseder. Tıpkı bir şiirin en ağır dizesi gibi, bir şarkının içimizi sızlatan notası gibi…

Simge mi, Efsane mi?

Bazıları için sadece bir botanik mucizesi. Bazıları için ise kültürel bir efsane. Kimi, Kara Gül’ü ölümle özdeşleştirirken; kimi sonsuz sadakatin sembolü olduğunu söyler. Bana sorarsanız, Kara Gül hayatın kendisidir. Hem güzel, hem korkutucu. Hem büyüleyici, hem kaçınılası. Ama en çok da gerçek.

Yüzlerce yıllık Anadolu topraklarında, her şey gibi onun da bir hikayesi vardır. Zamanla yok olup gidecek belki ama birilerinin yüreğinde açmaya devam edecek. Belki bir annenin göğsünde bastırdığı acıda, belki bir sevgilinin uğurladığı veda bakışında…

Sonsuzluğun Sessiz Çiçeği

Kara Gül, “ölüm” kadar soğuk, “aşk” kadar sıcak ve “hayat” kadar karmaşıktır. O yüzden belki de bu kadar kıymetli. Onu herkes sevmez, sevmemeli de zaten. Bazı çiçekler sadece hissedilir. Anlatılmaz.

Eğer bir gün yolunuz Halfeti’ye düşerse, susun. Konuşmayın. Çünkü Kara Gül’ün büyüsünü bozarsınız. Sadece bakın. Ve bırakın içinizdeki en karanlık duygular, onun siyah yapraklarında huzur bulsun…

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER