Sağlıklı yaşam konusunda yaptığı açıklamalarla dikkat çeken Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu, YouTube kanalında yaptığı son paylaşımda Omega 3 yağ asitlerinin önemine dikkat çekti. Vücudun kendi başına üretemediği bu yağların, kalpten beyne kadar birçok sistem üzerinde hayati etkiler taşıdığını belirten Yörükoğlu, eksikliğinde ciddi sağlık sorunlarının ortaya çıkabileceğini vurguladı.
Omega 3’ün En Güçlü Kaynakları Neler?
Omega 3’ün üç temel formu bulunuyor: EPA, DHA ve ALA. Bunlardan EPA ve DHA, özellikle yağlı balıklarda bol miktarda bulunuyor. Prof. Yörükoğlu, Kuzey Atlantik somonu, morina, uskumru, ton balığı, palamut, istavrit, sardalya ve hamsi gibi yağlı balıkların bu konuda başı çektiğini vurguluyor.
Bitkisel kaynaklı ALA ise ceviz, keten tohumu, chia tohumu, semizotu, brokoli, ıspanak ve zeytinyağında bulunur. Fakat bitkisel Omega 3’ler, vücut tarafından balık kaynaklı kadar etkin kullanılmaz. En doğru yaklaşım, hayvansal ve bitkisel Omega 3 kaynaklarını birlikte ve dengeli tüketmektir.
Hücrelerden Hormonlara Her Yerde Görev Alıyor
Omega 3 yağ asitleri, vücuttaki tüm hücrelerin zar yapısında yer alır. Bununla birlikte kalp, akciğer, beyin ve bağışıklık sistemi gibi temel yapıların işleyişinde önemli roller üstlenir. Ayrıca birçok hormonun üretiminde de etkilidir.
Kalpten Beyne Kadar Sayısız Faydası Var
Düzenli Omega 3 tüketimi, başta trigliserit seviyeleri olmak üzere kandaki zararlı yağları azaltır. Aynı zamanda iltihap baskılayıcı etkisiyle kalp damar hastalıklarının gelişme riskini düşürür. Kalp ritim bozukluklarını (aritmi) önlemeye yardımcı olur, kan basıncını düşürür ve kanın akışkanlığını artırır. Prof. Yörükoğlu, Omega 3’ün sadece kalp sağlığı değil; bazı kanser türleri, depresyon ve Alzheimer gibi nörolojik hastalıklar açısından da koruyucu olduğunu vurguluyor.
Ne Kadar Omega 3’e İhtiyacımız Var?
Amerikan Kalp Derneği, haftada en az 2 gün 150-200 gram yağlı balık tüketilmesini öneriyor. Ancak balık tüketiminin hem sıklığı hem de pişirme yöntemi büyük önem taşıyor. Çıtır çıtır kızarmış hamsi ya da yağda pişmiş palamut lezzetli olsa da, sağlık açısından beklenen faydayı sağlamayabilir.
Prof. Dr. Yörükoğlu’nun aktardığına göre, Omega 3 eksikliği hem ABD’de hem de Türkiye’de yaygın. Bu nedenle balık tüketmeyen ya da yeterli alamayan bireyler için takviye kullanımı kaçınılmaz hale geliyor.
Uzmanlar Ne Kadar Takviye Öneriyor?
Amerikan Ulusal Sağlık Enstitüsü’nün 2020 yılında güncellenen verilerine göre:
- Trigliseridi yüksek ve kalp hastalığı riski olan kişiler: Günde 2000-3000 mg
- Sağlıklı ama risk taşıyan bireyler: Günde 1000 mg
- Koroner kalp hastalığı olan bireyler: Günde 2000 mg
- Alzheimer riski taşıyanlar: Günde 1000 mg
- Alzheimer hastaları: Günde 2000 mg civarında Omega 3 takviyesi kullanmalıdır.
Ağır Metale Dikkat!
Balık yağı takviyesi tercih edenler için bir uyarı da var: Ağır metal birikimi. Uzun ömürlü büyük balıklardan elde edilen yağlarda ağır metaller daha fazla bulunabilir. Bu nedenle kısa ömürlü, mevsimlik balıklardan elde edilmiş ürünler daha sağlıklı bir alternatif sunar. Son yıllarda üretilen kaliteli balık yağlarında bu konuya özel hassasiyet gösterilmektedir.
Takviye Şart mı?
Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu’na göre, Omega 3’ler her yaşta insanın sağlıklı kalabilmesi için elzemdir. Balık tüketiminiz yetersizse, günde 1000 mg Omega 3 takviyesi almak fayda sağlayabilir. Ancak herhangi bir sağlık probleminiz varsa, mutlaka doktor önerisi doğrultusunda hareket etmeniz gerekir.
Büşranur AKDAĞ