Bazı filmler devasa setlere, egzotik lokasyonlara ya da aksiyon dolu sahnelere ihtiyaç duymaz. Sadece bir oda, bir sandalye, bir masa ve karakterlerin iç dünyasında kopan fırtınalarla sinema tarihine damga vururlar. İşte tam da bu tanıma uyan ve izleyicisini dört duvar arasında zihinsel bir yolculuğa çıkaran 15 etkileyici gerilim filmi…
- 12 Angry Men (1957)
Jüri üyelerinden biri, diğerlerinin aksine sanığın suçsuz olabileceğini savunur. Sadece sözlü tartışmalarla yükselen gerilim, bir odanın sınırları içinde karakterlerin ahlaki ve insani yüzleşmelerini gözler önüne serer.

- Buried (2010)
Irak’ta kaçırılan bir adam gözünü tabutun içinde açar. Yanında bir çakmak ve cep telefonu dışında hiçbir şey yoktur. Nefes kesen bir hayatta kalma mücadelesi sadece bir tabutun içinden anlatılır.

- Phone Booth (2002)
Bir adam, telefon kulübesinde çalan ahizeyi kaldırır ve hayatı değişir. Dışarı adım atamadan, görünmeyen bir keskin nişancı tarafından psikolojik olarak kıstırılır.

- The Invitation (2015)
Bir akşam yemeği daveti, eski eşler arasında geçen sıradan bir gece gibi başlarken, giderek tedirgin edici bir atmosferin içine sürükler. Her şey normal görünür ama hiçbir şey göründüğü gibi değildir.

- Coherence (2013)
Bir kuyruklu yıldızın geçişiyle başlayan akşam, sekiz arkadaş için paralel gerçekliklerle dolu bir kâbusa dönüşür. Evden dışarı çıkılmadan, evrenin dengesi altüst olur.

- The Man from Earth (2007)
Bir tarih profesörü, arkadaşlarına binlerce yıldır yaşadığını açıklar. Tüm film bir oturma odasında, bilim, din ve zaman üzerine yapılan felsefi diyaloglarla ilerler.

- Locke (2013)
Ivan Locke, arabasıyla gece otoyolda ilerlerken yaptığı telefon görüşmeleriyle hem kariyerini hem ailesini kaybetmenin eşiğine gelir. Kamera hiç arabadan çıkmaz.

- The Guilty (2018)
Acil çağrı merkezinde görevli bir polis, telefondaki bir yardım çığlığıyla tüm gece boyunca çözülmesi gereken bir gizemin içinde kaybolur. Mekân küçük bir ofis olsa da gerilim evrenseldir.

- Exam (2009)
Bir işe alım sınavı için aynı odada toplanan adaylar, aslında sınavın ne olduğunu bile bilmeden birbirlerini çözmeye çalışır. Psikolojik oyunlarla dolu bir odada, zihinler savaşır.

- Cube (1997)
Hiç tanımayan insanlar, dev küplerden oluşan bir yapının içinde uyanır. Her oda ölümcül tuzaklarla doludur. Kaçış için hem akıl hem cesaret gerekir.

- Panic Room (2002)
Anne-kız, evlerine giren hırsızlardan kaçmak için panik odasına sığınır. Ancak hırsızların aradığı şey tam da bulundukları yerdedir. Gerilim, birkaç metrekarelik bir alanda tırmanır.

- The Sunset Limited (2011)
Bir adam, intihar etmek üzereyken başka biri tarafından kurtarılır. Ardından bir odada başlayan konuşma, inanç, yaşam ve ölümün anlamı üzerine çetin bir fikir savaşına dönüşür.

- Hush (2016)
İşitme engelli bir kadının sessiz hayatı, bir gece evine giren maskeli bir adamla altüst olur. Sessizliğin gerilimi, izleyiciyi sesin yokluğunda boğar.

- Rope (1948)
İki genç adam, entelektüel bir oyun olarak cinayet işler. Cesedi sakladıkları sandığın üstünde akşam yemeği verirler. Film neredeyse tek planla, tek mekânda geçer.

- Carnage (2011)
İki çift, çocuklarının kavgasını konuşmak için bir araya gelir. Ancak medeniyet maskeleri düştükçe altlarında biriken öfke, küçücük bir oturma odasında büyük bir patlamaya dönüşür.

Dar Alan, Derin Anlam
Tek mekânda geçen bu filmler, mekânsal kısıtlamaların hikâye anlatımındaki gücünü gözler önüne seriyor. Kimi zaman bir sandığın üstü, kimi zaman bir tabutun içi ya da bir oturma odası… Ama her biri izleyiciyi tek bir noktaya çivilemeye yetiyor. Büyük prodüksiyonlara ihtiyaç duymadan gerilimi iliklerinize kadar hissettiren bu yapımlar, sinemanın “az çoktur” düsturunun da canlı birer kanıtı.
Şefiye YILDIRIM

