Ülkemizde futbola ilgi diğer spor branşlarına kıyasla dünyada olduğu gibi üst seviyede fakat uluslararası organizasyonlarda ne yazık ki başarısızız. Özellikle dört büyükler her sezon ülke ekonomisine ve yüksek döviz kuruna rağmen milyonlarca euro parayı yıldız oyuncuları transfer etmek ve zaman zaman birbirlerine transfer çalımı atmak için harcıyorlar. Şampiyonlar ligi veya avrupa ligi gibi uluslararası kulüp turnuvalarında Avrupa’da kalbur üstü bile olmayan piyasa değeri kendisinin 5’te 1’i bile olmayan takımlara karşı kazanamayan bir grafik ortaya koyuyor. Oynanan oyun üzerinden değerlendirdiğimizde isim olarak yıldızları olan takımlarımız sözde vasat takımların temposuna karşı kondisyonu ikili mücadelelerde kuvveti strateji olarak olarak taktikleri yetmiyor. Bu konuda sözde büyük takımlarımızın teknik ekiplerindeki antrenör kadroları takımları genel anlamda hazırlamakta yetersiz kalıyorlar. Tabi ki burda ligimizdeki diğer takımlarında seviyesinin düşük olması kalite ve tempo anlamında rekabet ortamı sağlayamıyor. Takımlarımız da Edirne’nin ötesine çıktığında adeta sudan çıkmış balığa dönüyor. Bu yüzden her ne kadar bu ülkede futbol özelinde sürekli altyapı sorunu var gibi bahaneler üretilse de asıl sorunumuz liyakatsizlik ve antrenörlerin yetersizliğidir. Ülkemizde altyapılarda binlerce gencimiz var ama bizlere bu gençleri ileri seviyeye taşıyacak nitelikli antrenörlere ihtiyacımız var. Federasyon nitelikli antrenörlerin yetiştirebileceği sistem oluşturmalıdır. Bu sistemi oluşturmaz ise şayet ülkemiz Çin ve Suudi Arabistan yabancı oyuncuların ve ununu elemiş eleğini asmaya yakın günümüz futbol anlayışına ayak uyduramayan teknik direktörler için yüksek paralar kazanabileceği cazibe merkezi olmaktan öteye geçmeyiz.
YAZARLAR
TÜMÜ






YORUMLAR