Fransa Eğitim Bakanı Elisabeth Borne’un açıkladığı yeni eğitim reformu, dünyada büyük yankı uyandırdı. Ortaokul ve liselerde telefon kullanımının yasaklanmasının yanı sıra, yapay zeka eğitiminin tüm öğrencilere zorunlu hale getirileceği bu sistem, birçok eğitimcinin ve velinin ilgisini çekti. Türkiye’de de bu tarz bir dönüşümün mümkün olup olmadığı tartışılıyor.
Yapay zekâ eğitimi 7. sınıftan itibaren başlıyor
Yeni öğretim yılından itibaren yürürlüğe girecek olan uygulama kapsamında Fransa’da 7. ve 9. sınıflardaki öğrenciler, yapay zeka temelli eğitimi zorunlu olarak alacak. Aynı zamanda sınavlara hazırlanan anaokulu ve ilkokul öğretmen adayları da bu eğitimi almakla yükümlü olacak. Bakan Borne, “Yapay zekâ sadece teknolojik bir gelişme değil, aynı zamanda toplumun tüm alanlarını dönüştüren bir devrim” sözleriyle eğitimin gerekliliğine dikkat çekti.
Okullarda sosyal medya ve telefonlara sıkı yasak geliyor
Fransa hükümeti, sadece yapay zeka eğitimiyle yetinmiyor. Aynı zamanda eğitim çağındaki çocukları dijital bağımlılıktan korumak adına, 15 yaş altındaki bireylerin sosyal medya kullanımına kısıtlama getirilmesi hedefleniyor. Ortaokullarda ise telefonlar tamamen yasaklanacak. Bu karar, öğrencilerin dikkatini derse odaklama ve sosyal etkileşimi artırma amacı taşıyor.
Türkiye’de uygulanabilir mi?
Fransa’daki bu uygulamalar “Türkiye’de neden olmasın?” sorusunu gündeme getiriyor. Uzmanlar, yapay zekâ çağında çocukların dijital becerilerle donatılması gerektiğini savunurken, bazı eğitimciler telefon ve sosyal medya yasağının Türkiye şartlarında uygulanabilirliğini sorguluyor. Ancak eğitimdeki başarının yalnızca teknolojiyle değil, aynı zamanda öğrenci-öğretmen-veli üçgeninde kurulacak sağlam iletişimle mümkün olabileceği belirtiliyor.

Okullarda ruh sağlığı protokolü başlıyor
Fransa’nın eğitim reformları sadece akademik alanla sınırlı değil. Bakanlık, her okula bir ruh sağlığı rehberi atanacağını da açıkladı. Zor durumdaki öğrencilerin erken tespiti için her okulda bir protokol uygulanacak. Bu adım, öğrencilerin psikolojik destek ihtiyacını erken dönemde karşılamayı amaçlıyor. Türkiye’de de benzer uygulamaların örnekleri bulunsa da sistematik bir protokol henüz hayata geçirilmiş değil.
Her gün 30 dakika fiziksel aktivite zorunlu olacak
Yeni düzenlemelere göre Fransa’daki tüm okullarda öğrenciler her gün en az 30 dakika fiziksel aktivite yapmak zorunda olacak. Bu uygulamanın amacı öğrencilerin hem beden hem zihin sağlığını güçlendirmek. Türkiye’de bazı özel okullarda benzer uygulamalar olsa da devlet okullarında bu tür programların yaygınlaştırılması öneriliyor.
Eğitimde dijital devrim kapıda
Fransa’nın bu adımı, dünya genelinde eğitim politikalarını yeniden şekillendirecek bir başlangıç olarak değerlendiriliyor. Türkiye’nin de özellikle yapay zeka eğitimi konusunda bu küresel dönüşüme ayak uydurması gerektiği görüşü ağırlık kazanıyor. Teknolojik altyapının geliştirilmesi ve müfredata çağın gerekliliklerine uygun derslerin eklenmesiyle, Türkiye de bu eğitim devriminde yerini alabilir.
HABER MERKEZİ

