Gazeteci Yazar Mesut Demir, eski bayramları konu alan köşe yazısında bu bayramın internetsiz, cep telefonları olmadan eski bayramlar gibi yaşanması çağrısında bulundu.

BURSA (İGFA) – Gazeteci Yazar Mesut Demir’in köşe yazısı…

İnternetsiz bayram nasıl olur?

Pandemi süreci ve sonrasında “Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” denilmişti.

Hayatımız, yaşamımız, davranışlarımız, işimiz, gücümüz…

Değişti, değişmeye devam ediyor.

En çok ne değişti?

Teknolojiye bağımlı bir hale geldik.

Her işimiz, gücümüz, yaşamımızı, cep telefonlarının içine sığdırdık.

Cep telefonlarıyla yaşamaya başladık hayatı…

Haberleri telefonlarımızdan takip ettik, ediyoruz.

Alışverişi telefonlarımızdan yaptık, yapıyoruz.

Ramazan ayında da alışkanlıklarımız değişti.

“Nerede o eski Ramazanlar?” diye mırıldanır olduk.

Ramazan misafirlikleri neredeyse hayatımızdan çıktı.

Siyasette de aynı durum geçerli oldu.

Seçim var mı, yok mu? Hissedemedik henüz…

Üstelik seçime 25 gün kaldı…

Medya anlamında da hızlı yaşıyoruz süreçleri…

Saatlik gündemlerle artık ne zaman ne haberi yaptığımızı unutuyoruz.

Çabuk tüketen bir toplum olduğumuzu kabul etmeye başladık.

Bu arada…

Medya demişken bu konuyu geçmeden edemeyeceğim.

11 ili etkileyen deprem bölgesinde çalışan meslektaşlarımızın hayatını devam ettirmesi, haberciliğe devam etmesi için İnternet Gazetecileri Federasyonu (İGF) olarak kamu kurum ve kuruluşları başta olmak üzere hayırsever firmalardan destek istedik.

Bölgedeki İGF temsilcilerimizin iletişim bilgilerini paylaştık, desteklerin doğru adrese gitmesi açısından…

Bu destek haber yazabilmeleri için laptop, fotoğraf çekebilmeleri için fotoğraf makinası, görüntü alabilmeleri için kamera

Talebimizi ikiletmeden destek olan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’na, Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne, Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne, Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne, Konya Büyükşehir Belediyesi’ne, Furpa Marketler Zinciri’ne İnternet Gazetecileri Federasyonu ve meslektaşlarımız adına şükranlarımızı sunuyoruz.

Depremzede gazetecilerimizin eksikleri bitmedi henüz…

Bu konuda talepte bulunduğumuz ve destek sözü aldığımız Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Burkay ve Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem’e destek sözlerini hatırlatmış olalım.

Konumuza dönersek…

“Biz nerede yanlış yapıyoruz?” diye toplum olarak kendimizi sorgulamaya başladık.

Aslında…

Biz yanlış yapmıyoruz. Teknolojinin akımına uğrayıp gidiyoruz gündüz gece.

Gelelim bayramlara…

Ramazan Bayramı nasıl geçecek?

Whatsapp, facebook, twitter ve instagramdan büyüklerimizle bayramlaşmamızı yapacağız.

Elleri görüntülü aramalarla öpeceğiz.

İban göndererek bayram harçlıklarımızı alacağız.

Mezarlıklara görüntülü bağlanıp Fatiha okuyacağız.

Büyüklerimiz ne yapacak?

Ev baklavalarını, şekerleri, çocuklar için harçlıkları hazırlayıp, kapı çalındığında heyecanlanıp, oğulları, kızları ve torunlarının yollarını gözleyecekler.

Gelin bu bayram farklı olsun.

Telefonu bir kenara bırakıp, yolumuzu gözleyen büyüklerimizi ziyaret edip ellerini öpelim.

Onları unutmadığımızı hissettirelim.

Teknolojiye mola verelim.

Eski günlerdeki gibi hayatımıza bir mola verip, bayramı eskisi gibi yaşayalım.

Unuttuğumuz kültürlerimizi, gelenek ve göreneklerimizi bu bayramda yaşayalım, çocuklarımıza, torunlarımıza yaşatalım, öğretelim…

Gelin bu kez bayramı farklı yaşayalım.

Ramazan Bayramınızı kutluyor, aileniz ve sevdiklerinizle sağlıklı günler diliyorum.

Sağlık ve esen kalın…