Bandırma’nın tarihi, M.Ö. 8. yüzyıla kadar uzanır. Kapıdağ Yarımadası’ndaki Kyzikos şehri ile aynı dönemde kurulan bu yerleşim, başlangıçta bir balıkçı köyü ve Kyzikos’un limanı olarak kullanılmıştır. O dönemde Panormos adıyla anılan Bandırma, güvenli liman özelliği sayesinde bölgenin ticaret merkezi olmuştur.
Frigler, Mysialılar, Traklar ve Perslerin egemenliğinde kalan Bandırma, M.Ö. 334 yılında Büyük İskender tarafından fethedilmiş ve ardından Roma ile Bizans İmparatorlukları tarafından yönetilmiştir. Türkler, bölgeye 1076 yılında Kutalmışoğlu Süleyman Bey önderliğinde gelmiş, ancak bölge bir süre sonra yeniden Bizans’ın kontrolüne geçmiştir. 13. yüzyılda Karesi Beyliği’nin egemenliği altına giren Bandırma, 1345 yılında Orhan Gazi döneminde Osmanlı topraklarına katılmıştır.
Osmanlı’dan Cumhuriyete Bandırma
Osmanlı döneminde küçük bir balıkçı köyü olarak bilinen Bandırma, 19. yüzyılda ticari ve askeri önemi artan bir merkez haline gelmiştir. Birinci Dünya Savaşı sırasında Çanakkale Boğazı’nın kapatılmasıyla stratejik önem kazanan Bandırma, askerî ve lojistik açıdan büyük bir rol oynamıştır.
Kurtuluş Savaşı sırasında da önemli bir direniş merkezi olan Bandırma, 17 Eylül 1922’de işgalden kurtarılmıştır. Cumhuriyet döneminde ise Türkiye’nin en büyük limanlarından birine ev sahipliği yapan, sanayi ve ticaretle hızla gelişen bir ilçe haline gelmiştir.
Bandırma’nın Coğrafi ve Ekonomik Önemi
Marmara Denizi’nin güney kıyısında yer alan Bandırma, günümüzde Balıkesir’in nüfus bakımından en büyük üçüncü ilçesidir. Şehir, Bandırma Limanı sayesinde ticaret ve sanayinin merkezi haline gelmiştir. Limanın derinliği ve kapasitesi sayesinde Bandırma, Türkiye’nin önemli ihracat noktalarından biridir.
Ayrıca, tarım ve hayvancılıkla da öne çıkan Bandırma, özellikle tavukçuluk ve kimya sanayisiyle Türkiye ekonomisine önemli katkılarda bulunmaktadır. İlçe, etlik ve yumurtalık civciv üretiminde ülke çapında lider konumdadır.
Doğal Güzellikleriyle Bandırma
Bandırma yalnızca sanayi ve ticaretle değil, doğa harikalarıyla da öne çıkar. Kuş Cenneti Milli Parkı, Bandırma’nın doğal zenginliklerinin başında gelir. Manyas Gölü çevresindeki bu park, yıl boyunca 239 kuş türüne ev sahipliği yapar. Göçmen kuşların uğrak noktası olan bu bölge, doğaseverler için eşsiz bir ziyaret alanıdır.
Bandırma’nın Kültürel ve Tarihi Mirası
Bandırma, zengin kültürel mirasıyla da dikkat çeker. İlçede yer alan Kyzikos ve Daskyleion antik kentleri, bölgenin binlerce yıllık tarihine ışık tutar. Bandırma Arkeoloji Müzesi’nde, bu antik kentlerden çıkarılan eserler sergilenmektedir.
Bandırma’nın folkloru ve gelenekleri, bölgeye yerleşen muhacirlerin kültürleriyle harmanlanmış ve bugüne kadar yaşatılmıştır. Her yıl düzenlenen Uluslararası Bandırma Kuşcenneti Kültür ve Turizm Festivali, ilçenin kültürel zenginliğini gözler önüne serer.
Bandırma’nın Bugünkü Kimliği
Bandırma, günümüzde Türkiye’nin hem ekonomik hem de sosyal açıdan en hızlı gelişen ilçelerinden biridir. Limanı, sanayisi ve doğal güzellikleriyle Marmara Bölgesi’nin önemli bir parçası olan Bandırma, geçmişten günümüze zengin bir mirası geleceğe taşımaya devam etmektedir.
Eğer tarihle doğanın birleştiği bir yer arıyorsanız, Bandırma mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir duraktır.
Ömer Faruk ALA