Karaburun merkezine 16 kilometre mesafede bulunan Hamzabükü Koyu’na varmak için bir kısmı toprak ve taşlık yollardan geçmek gerekiyor. Ancak bu zahmetli yolculuğun sonunda karşılaşacağınız manzara, yorgunluğunuzu unutturacak kadar etkileyici.
Doğal, Sessiz ve Tamamen Sade
Koyun çevresinde herhangi bir işletme bulunmuyor. Ne şezlong ne de müzik sesi… Sadece rüzgarın uğultusu ve dalgaların sesi. Yiyecek ve içecek gibi temel ihtiyaçlarınızı önceden temin etmeniz şart. Bu yönüyle Hamzabükü, kalabalıktan ve ticari yoğunluktan uzak, sade bir gün geçirmek isteyenler için birebir.

Kartpostallık Bir Deniz: Turkuazın En Saf Hali
Deniz suyu öylesine berrak ve turkuaz ki, ilk bakışta bile büyülüyor. Hızla derinleşen koy, yüzme bilenler ve şnorkelle keşif yapmak isteyenler için ideal. Etrafını saran büyük kayalıklar sayesinde bölgenin doğallığı bugüne kadar büyük ölçüde korunmuş.
Kamp Kurmak İsteyenler Dikkat
Hamzabükü, günübirlik bir kaçamak için uygun olduğu kadar kamp yapmak isteyen doğaseverler için de ideal. Elektrik veya tesis gibi imkanlar olmasa da yıldızların altında, deniz sesi eşliğinde bir gece geçirmek isteyenlere unutulmaz bir deneyim sunuyor. Ancak kampçıların tüm malzemelerini yanlarında getirmeleri gerekiyor.

Fotoğrafçılar İçin Doğal Bir Arka Plan
Günün her saatinde farklı ışık oyunlarına sahne olan koy, fotoğraf tutkunları için adeta doğal bir stüdyo. Doğal kayalık yapısı, masmavi deniz ve gün batımıyla birleşince ortaya eşsiz kareler çıkıyor.
Balıkesirlilere Doğa İle Baş Başa Bir Gün
Balıkesir’den yola çıkanlar için yaklaşık 3 saatlik bir yolculukla ulaşılabilen Hamzabükü Koyu, sakinliği ve doğallığıyla dikkat çekiyor. Plaj konforu aramayan ama dinginlik, sessizlik ve doğanın huzurunu hissetmek isteyenler için eşsiz bir alternatif.

Sıla SOLAKLAR VERİM

