Balıkesir ili, coğrafi konumu gereği Batı Anadolu’nun en hareketli fay zonlarından biri üzerinde yer alıyor. MTA’nın yayımladığı diri fay haritasına göre, Havran-Balya-Balıkesir hattı ilin güneyinden kuzeyine doğru uzanarak, şehrin büyük bir bölümünü etkiliyor. “Havran-Balya Fay Zonu” olarak adlandırılan bu yapı, Edremit Körfezi’nden başlayıp Balya üzerinden Balıkesir merkezine kadar ilerliyor.
Jeoloji mühendislerine göre bu hat, geçmişte olduğu gibi gelecekte de orta ve büyük şiddette depremler üretme potansiyeline sahip. Uzmanlar, söz konusu segmentlerin 6 büyüklüğünün üzerindeki sarsıntıları tetikleyebileceğini belirtiyor.
Deprem Riski Altındaki İlçeler
MTA ve AFAD verilerine göre Balıkesir’de en yüksek risk grubunda yer alan ilçeler arasında Edremit, Sındırgı, Kepsut, İvrindi, Susurluk, Bigadiç ve Dursunbey bulunuyor.
Bu ilçelerin bir kısmı doğrudan fay hattı üzerinde yer alırken, bir kısmı da “yakın etkilenim zonu” içerisinde bulunuyor. Özellikle Edremit Körfezi ve çevresi, hem deniz tabanı hareketleri hem de yüzey kırıkları açısından dikkatle izlenmesi gereken bir bölge olarak değerlendiriliyor.
Gönen ve Manyas ilçeleri de kuzeydeki tali fay hatlarının etkisi altında yer alıyor. Uzmanlar, bu bölgelerde zemin sıvılaşması ve yapı yoğunluğu gibi faktörlerin risk seviyesini artırdığını vurguluyor.

Balıkesir Merkez de Risk Altında
Balıkesir şehir merkezinde de zemin yapısı nedeniyle bazı mahallelerde riskin arttığı belirtiliyor. Plevne, Bahçelievler, Toygar ve Gündoğan mahalleleri, yeraltı su seviyesinin yüksekliği ve gevşek zemin yapısı nedeniyle dikkatle inceleniyor.
Kentte yapılan zemin etütleri, depremin şiddetini artırabilecek “zemin büyütmesi” olgusuna işaret ediyor. Bu da, merkezde bile depremin etkisinin farklı bölgelerde değişiklik gösterebileceği anlamına geliyor.
Kentsel Dönüşüm ve Önlem Çağrısı
Jeoloji mühendisleri, Balıkesir genelinde deprem bilincinin artırılması ve yapı stokunun yenilenmesi gerektiğini vurguluyor. Özellikle 1999 öncesi yapılmış binaların, mevcut yönetmeliklere göre test edilmesi öneriliyor.
Uzmanlara göre, sadece fay hattı üzerinde değil, zemin kalitesi zayıf bölgelerde de kentsel dönüşüm projeleri hızlandırılmalı. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nin yürüttüğü İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP) çerçevesinde bu konuda çalışmaların sürdüğü biliniyor.

Zemin ve Jeolojik Faktörlerin Önemi
Balıkesir’in farklı bölgelerinde zemin özellikleri ciddi farklılıklar gösteriyor. Kepsut ve İvrindi çevresinde sıvılaşma riski yüksekken, Sındırgı ve Bigadiç çevresi daha sert zemin yapısıyla öne çıkıyor.
Ancak uzmanlar, hiçbir bölgenin “tamamen güvenli” olmadığını, yapı kalitesi ve hazırlık düzeyinin belirleyici olduğunu hatırlatıyor. AFAD, vatandaşların olası bir deprem öncesi acil durum çantası hazırlaması, toplanma alanlarını öğrenmesi ve DASK poliçelerini yenilemesi konusunda uyarıda bulunuyor.
Balıkesir Hazırlıklı Olmalı
Balıkesir, aktif fay zonlarının kesişiminde yer aldığı için deprem tehlikesi her zaman varlığını sürdürüyor. Edremit Körfezi’nden Susurluk’a kadar uzanan bu geniş hat, şehrin neredeyse tamamını etkileyebilecek potansiyele sahip.
Uzmanlara göre, doğru zemin etütleri, sağlam yapılar ve sürekli farkındalık çalışmaları sayesinde olası bir depremde can kaybının minimuma indirilebilmesi mümkün.
Ömer Faruk KARATOSUN

