Avrupa Birliği, değişen küresel dengeler ve ABD’nin güvenlik garantilerine yönelik belirsizlikler nedeniyle savunma alanında yeni bir yol haritası çiziyor. Son dönemde yapılan toplantılarda Türkiye, İngiltere ve Norveç gibi ülkelerin Avrupa’nın güvenlik yapılanmasına daha aktif şekilde dahil edilmesi gündeme geldi.
ABD’nin Çekilme Sinyali Avrupa’yı Harekete Geçirdi
ABD Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında geçen ay gerçekleşen telefon görüşmesi, Avrupa’ya net bir mesaj verdi: “ABD, Avrupa’yı Rusya’dan koruma görevini sonsuza kadar üstlenmeyebilir.” Bu açıklamanın ardından Avrupa Birliği, savunma stratejisini güçlendirmek amacıyla art arda zirveler düzenlemeye başladı.
Almanya merkezli German Marshall Fund düşünce kuruluşundan Ian Lesser, Avrupa’nın bu gelişmeler karşısında daha bağımsız hareket etme ihtiyacı duyduğunu belirterek, “Trump yönetiminin tutumu, Avrupa’yı kendi savunma stratejisini daha özerk bir şekilde ele almaya yönlendiriyor” ifadelerini kullandı.
Macaristan Engeli ve Yeni Aktörler
AB’nin savunma konusunda daha birleşik bir tutum sergileme çabasına rağmen, Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ın Rusya ile yakın ilişkileri ve Ukrayna krizine yönelik politikaları, Brüksel’in karşısındaki en büyük engellerden biri olmaya devam ediyor. Avrupa Birliği liderleri, Orban ile yaşanan stratejik ayrışmayı bertaraf etmek için yeni bir bildiri üzerinde uzlaşı sağlamaya çalışıyor.
Bu noktada, NATO içinde “daha güçlü bir Avrupa kutbu” oluşturulması gündeme gelirken, Türkiye, İngiltere ve Norveç gibi ülkelerin Avrupa savunma sistemine daha etkin biçimde entegre edilmesi öneriliyor. Lesser, bu sürecin kaçınılmaz olduğunu belirterek, “Avrupa’nın güvenlik politikalarını daha ciddi ele almasıyla birlikte Türkiye gibi aktörler de kilit roller üstlenecektir” dedi.
Avrupa’nın Bütçe Hamlesi ve Türkiye’nin Rolü
ABD’nin güvenlik desteğinin azalması ihtimali, Avrupa’nın bütçe planlamalarını da etkiledi. Brüksel, 650 milyar euro değerinde bir savunma bütçesi oluşturmak için mali kuralların dört yıl boyunca askıya alınmasını önerirken, Almanya anayasasında değişiklik yaparak silahlanma politikalarında daha esnek bir tutum benimsemeye hazırlanıyor.
Bu gelişmelerin ışığında Türkiye, Avrupa’nın güvenlik denkleminde önemli bir konuma yükseliyor. Avrupa Politika Analizi Merkezi (CEPA), geçtiğimiz günlerde yayımladığı bir analizde, “Avrupa’nın güvenliği için en kritik çözümlerden biri Türkiye’de yatıyor” ifadelerini kullandı. Raporda, Türkiye’nin gelişmiş savunma sanayii ve askeri yetenekleri sayesinde Avrupa’nın artan güvenlik ihtiyacına karşılık verebileceği belirtildi.
NATO Genel Sekreteri’nden Türkiye Çağrısı
NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Avrupa liderlerine Türkiye ile daha yakın iş birliği içinde olmaları yönünde çağrıda bulundu. Türkiye’nin NATO içindeki kritik rolüne vurgu yapan Rutte, “Türkiye, Avrupa’nın güvenlik mimarisinde hayati bir aktördür ve bu iş birliğinin daha da derinleştirilmesi gerekmektedir” dedi.
Avrupa’nın güvenlik paradigmasının yeniden şekillendiği bu süreçte, Türkiye’nin rolünün ne şekilde genişleyeceği ve Avrupa ile ortak savunma projelerinde nasıl bir pozisyon alacağı merakla bekleniyor.
HABER MERKEZİ