TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, sendika başkanları ve yönetim kurulu üyeleriyle birlikte düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’de asgari ücret tartışmalarının dört ay önceden başlamasının olumsuz etkiler yarattığını söyledi. Atalay, “Asgari ücret konuşulmaya başladığında piyasada buna yönelik hareketlenmeler yaşanıyor. Ev kiraları ve market fiyatlarına yapılan zamlar, işçilerin maaş artışlarını daha almadan erimesine neden oluyor,” ifadelerini kullandı.

Atalay, asgari ücret tartışmalarının erken başlamasının işçi kesimine bir fayda getirmediğini vurgulayarak, işçilerin alım gücünün her geçen gün düştüğüne dikkat çekti. “Asgari ücreti dört ay önceden konuşmanın kimseye faydası yok, zamlara faydası var. Bu durum işçinin zaten zor olan yaşam koşullarını daha da zorlaştırıyor. Asgari ücretin artışı, diğer ürün ve hizmetlere yansıyan zamlarla birlikte eriyor ve işçiler bu döngüde mağdur oluyor,” dedi.

Asgari ücretin tespit sürecinde işçilerin söz sahibi olamamasına da değinen Atalay, Türkiye’de işçilerin yalnızca yüzde 14’ünün sendikalı olduğunu ve bu durumun işçilerin haklarının savunulmasında ciddi bir engel teşkil ettiğini ifade etti. “Asgari ücretin belirlenmesinde gücün patronların ve zenginlerin elinde olduğunu görüyoruz. Görevini yapan işverenler elbette var, ama ne yazık ki sayıları çok az. Elinden gelse işçileri kuru ekmeğe, çorba parasına çalıştıracak zihniyette işverenler var,” diyerek işçilerin yaşadığı zorluklara dikkat çekti.

Atalay, işverenlerin asgari ücret artışının yüzde 30’u aşmaması gerektiği yönündeki görüşlerini de eleştirerek, işçilerin haklarının gözetilmediği bu sürecin adil olmadığını dile getirdi.

Toplantıda emeklilik dilekçesini 2024 yılı yerine 2025 veya daha sonraki yıllarda verenlerin yaşayacağı emekli aylığı düşüşü konusuna da değinen Ergün Atalay, bu durumun işçiler için büyük bir kayıp oluşturacağını belirtti. Atalay, “Emeklilikte yaşanacak aylık düşüşü önlenmezse, işçilerin çok büyük kaybı olacak. Bu konuda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olumlu bakıyor ama Maliye Bakanlığı olumsuz yaklaşıyor,” diye konuştu.

Atalay, işçilerin emekli aylıklarındaki kaybın önlenmesi gerektiğini vurgulayarak, “Üyelerimize bu konuda gerekli uyarıları yaptık. Kanun değişmezse birçok işyerinde kritik görevler yapan teknik elemanların çoğu emekli olacak. Bu da iş gücü kaybına neden olacak,” dedi. TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar da bu konuyla ilgili olarak başkanlığını yaptığı YOL-İŞ üyesi 40 bin işçiden yaklaşık 10 bin işçinin kanun değişmediği takdirde emekli olacağını ifade etti.

Ergün Atalay, işçilerin alım gücünün düştüğünü ve bu durumun evde huzursuzluk yarattığını belirterek, “Para yoksa evde huzur yok. Bedeli hep biz ödüyoruz, artık biraz da başkaları ödesin,” dedi. Maliye Bakanı’nın önünde eylem yaptıklarını hatırlatan Atalay, önümüzdeki günlerde Bakanlığın bu eyleme kulak verip vermediğini göreceklerini söyledi.

TÜRK-İŞ olarak işçi sorunlarının çözümü için mücadele etmeye devam edeceklerini belirten Atalay, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Çalışma Bakanı Vedat Işıkhan ile görüştüğünü ancak Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile görüşmediğini, “Zaten onun dünyaya bakışını biliyorum, o yüzden görüşmedim,” sözleriyle ifade etti.

Havva ERTÜRK

Kaynak:Habertürk