Türkiye’nin savunma sanayisinde en önemli projelerden biri olarak öne çıkan Altay tankı, tamamen yerli ve milli olanaklarla geliştirildi. Türk Kurtuluş Savaşı’nın efsanevi komutanlarından Fahrettin Altay’dan ismini alan Altay tankı, modern savaş koşullarına uygun olarak üstün teknolojiyle donatıldı. İlk olarak Millî Tank Üretim Projesi (MİTÜP) kapsamında 2007 yılında başlatılan proje, 2012’de prototip üretimiyle hız kazandı. 2018 yılında ise Savunma Sanayii Başkanlığı ve BMC arasında imzalanan anlaşmayla Altay tankının seri üretimine geçildi.

Altay Tankı’nın Teknik Özellikleri

Altay tankının güçlü teknik özellikleri, onu modern muharebe alanlarında üstün kılacak şekilde tasarlandı. Yaklaşık 65 ton ağırlığındaki bu tank, 4 kişilik mürettebat (komutan, nişancı, doldurucu, sürücü) kapasitesine sahip. 120 mm’lik ana topuyla yüksek ateş gücü sunarken, 1500 beygir gücündeki motoruyla maksimum 70 km/s hıza ulaşabiliyor. Menzili 500 km olan Altay tankı, modüler zırh sistemi ve AKKOR Aktif Koruma Sistemi ile hem saldırı hem de savunma yeteneklerini üst seviyeye taşıyor. Bu özellikleri, tankın savaş sahasındaki etkinliğini artırırken, mürettebatın güvenliğini de sağlıyor.

Altay’ın Farklı Konfigürasyonları

Altay tankı, farklı ihtiyaçlara yönelik üç ana konfigürasyon ile üretiliyor:

Altay T1: İlk seri üretim modeli olup temel özelliklere sahiptir.

Altay T2: Daha gelişmiş zırh sistemi, lazer güdümlü atış yeteneği ve mürettebat eğitim modu gibi yeniliklerle donatılmıştır.

Altay T3: İnsansız kule özelliği ile geliştirilmesi planlanan modeldir.

Yerli Motor ve Şanzıman Hedefi

2024 yılı itibarıyla, Altay tanklarının motor ve şanzıman sistemleri Güney Kore’den temin edilmekte olup, ileri aşamalarda tamamen yerli motor ve şanzıman entegrasyonu planlanmaktadır. Türkiye’nin bu tankı, yerli motor teknolojisine kavuştuğunda, bağımsız ve milli bir savunma sistemi için stratejik bir adım daha atılmış olacak.

Altay Tankı Türkiye Savunma Sanayisinin Sembolü

Altay tankı, Türkiye’nin savunma sanayisinde yerlilik ve millilik hedeflerinin sembolü olarak dikkat çekiyor. Tankın sahip olduğu donanım ve yerli teknoloji altyapısı, Türkiye’nin küresel savunma pazarındaki rekabet gücünü artırıyor. Bu dev projenin önümüzdeki yıllarda Türk Silahlı Kuvvetleri’nde tam kapasiteyle kullanılması bekleniyor.

Türkiye’nin savunma sanayisinin sembolü olan ‘Altay Tankı’ hakkında bir vatandaşımız şunları söyledi: “Altay tankının tamamen yerli ve milli bir proje olarak hayata geçirilmesi, ülkemiz için gurur verici bir adım. Türkiye’nin savunma alanında bağımsızlık yolunda attığı bu adımlarla geleceğe daha güvenle bakabiliyoruz. Özellikle yerli motor ve şanzıman hedefinin gerçekleşmesi, bu projeyi daha da önemli hale getiriyor. Altay tankının Türk Silahlı Kuvvetleri’nde tam kapasiteyle kullanıldığı günleri görmek için sabırsızlanıyoruz.”

Altay tankının seri üretime geçmesi, Türkiye’nin askeri gücünü ve savunmadaki bağımsızlığını daha da pekiştirecek gibi görünüyor. Şefiye YILDIRIM