Gümüldür, adını dünyaca ünlü satsuma mandalinasından alıyor. Ekim ve kasım aylarında portakal-turuncuya boyanan bahçeler, kasabanın her köşesini saran mis gibi kokusuyla ziyaretçilerini büyülüyor. Her yıl yaklaşık 40 bin ton üretim yapılan bu özel meyve, yalnızca bölgenin değil aynı zamanda ülke ekonomisinin de can damarlarından biri.
Mavi Bayraklı Plajlarda Huzur
Kilometrelerce uzanan sahil şeridi, tertemiz ve cam gibi deniziyle özellikle ailelerin gözdesi. Gümüldür’ün plajlarının büyük bölümü halka açık ve mavi bayrakla ödüllendirilmiş. Günübirlik gelenler de uzun tatil planlayanlar da bu sahillerde güvenle denize girebiliyor, çarşaf gibi denizin keyfini çıkarabiliyor.
Doğayla İç İçe Bir Kaçamak
Gümüldür yalnızca deniz tatili için değil, doğayla baş başa kalmak isteyenler için de ideal. Denize ulaşan tatlı su çaylarında balık tutmak, orman yürüyüşleri yapmak ya da gün batımını sahilde izlemek burada adeta bir ritüel. Üstelik Klaros, Notion ve Kolophon gibi antik kentlere yakınlığıyla kültür tutkunları için de farklı bir keşif imkânı sunuyor.
Kolay Ulaşım, Her Bütçeye Uygun Konaklama
İzmir Adnan Menderes Havalimanı’na yalnızca 35 kilometre mesafede olan Gümüldür, ulaşım kolaylığı sayesinde günübirlik ya da hafta sonu kaçamakları için tercih ediliyor. Büyük tatil köylerinden butik otellere, pansiyonlardan apart dairelere kadar her bütçeye uygun konaklama seçenekleri mevcut. Yaz aylarında 200 bine yaklaşan nüfus, Eylül’de daha sakin ve huzurlu bir atmosfere bürünüyor.
Yazı Sonbahara Taşıyan Ege Rüyası
Yaz tatilini erteleyenler için Gümüldür hâlâ en doğru adres. Ilık deniziyle yüzmeye elverişli, yürüyüş yollarıyla keyifli bir keşif noktası, mandalina bahçeleriyle huzur veren bir doğa cenneti. Kalabalıktan uzak, samimi ve sıcacık bir tatil arayanlar için Gümüldür, Ege’nin en özel duraklarından biri olmaya devam ediyor.
Ömer Faruk KARATOSUN