Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Kardeş Kanı Akıyor! 

Sudan’ın Darfur bölgesinde BAE destekli HDK’nın düzenlediği saldırılarda 31 sivil hayatını kaybetti. Filistin’deki zulüm sürerken, Müslümanlar birbirini katletmeye devam ediyor.

Sudan’ın Darfur bölgesinde BAE destekli HDK’nın düzenlediği saldırılarda 31 sivil

Filistin abluka altında yardım beklerken, İslam dünyasının bir diğer köşesinde bambaşka bir dram yaşanıyor. Sudan’ın Darfur bölgesinde Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) destekli Hızlı Destek Kuvvetleri’nin (HDK) saldırıları sonucu 31 sivil hayatını kaybetti. Ölenler arasında çocuklar da var. Sözde aynı dine inanan insanlar arasında yaşanan bu çatışmalar, İslam coğrafyasındaki bölünmüşlüğün ve siyasi çıkar hesaplarının nasıl can aldığını bir kez daha gözler önüne seriyor.

Kanlı Saldırının Adresi: El Faşir ve Ebu Şevk Kampı

Aktivistlerin ve sağlık görevlilerinin verdiği bilgiye göre, HDK tarafından Kuzey Darfur’daki El Faşir kenti ve Ebu Şevk kampına yoğun bombardıman düzenlendi. Sudan Doktorlar Ağı’nın açıklamasında, bombardımanda hayatını kaybeden siviller arasında 7 çocuk ve bir kadının bulunduğu bildirildi. En az 13 kişi de yaralandı. Bu saldırılar sivilleri doğrudan hedef alırken, savaşın artık bir cephe savaşı olmaktan çıktığını ve insan hayatının hiçbir değerinin kalmadığını gösteriyor.

HDK Kuşatması Felakete Yol Açıyor

Sudan Doktorlar Ağı tarafından yapılan değerlendirmeye göre, HDK kuşatması altında bulunan bölgelerde ciddi bir insani kriz yaşanıyor. Tıbbi malzeme, ilaç ve sağlık personeli eksikliği nedeniyle yaralıların tedavisi yapılamıyor. Gıda kaynaklarının tükenmek üzere olduğu belirtilirken, kamplardaki insanlar açlık, susuzluk ve salgın hastalıklarla mücadele ediyor. Bölgedeki sağlık sisteminin çökmesiyle birlikte ölüm oranları her geçen gün artıyor.

Yerinden Edilenlerin Sayısı Artıyor

HDK’nın özellikle yüz binlerce yerinden edilmiş insanın barındığı Zemzem kampına yönelik saldırıları büyük göç dalgalarına yol açtı. Kamp sakinlerinin büyük bölümü can güvenliği endişesiyle kampı terk etmek zorunda kaldı. Ancak alternatif bir güvenli bölge bulunmadığı için bu insanlar nereye gideceklerini bilemez durumda. Sudan’da zaten var olan insani kriz, yerinden edilmelerle daha da ağırlaşıyor.

Sudan’daki Savaşın Arka Planı

Nisan 2023’te başlayan Sudan’daki iç savaş, ülkede büyük yıkıma neden oldu. HDK ile ordu arasında süren güç mücadelesi, başkent Hartum ve birçok şehirde kontrolün el değiştirmesine sebep oldu. Mayıs 2024’ten bu yana El Faşir ve çevresindeki kampları kuşatma altına alan HDK, saldırılarını özellikle sivillerin yoğunlukta olduğu bölgelere yöneltti. Bu durum sadece askeri değil, aynı zamanda etnik ve dini bir çatışma boyutuna da evriliyor.

Sudan Felakete Sürükleniyor

Bugün itibarıyla Sudan sadece savaşın değil, aynı zamanda kolera salgını ve gıda krizi gibi insani felaketlerin pençesinde. On binlerce insan yaşamını yitirdi, milyonlarca insan evini terk etti. Açlık ve sağlık krizleri ise gün geçtikçe derinleşiyor. Uluslararası toplumun yetersiz tepkisi, bu trajedinin büyümesine adeta zemin hazırlıyor.

Bu kanlı tabloda en acı olan ise İslam dünyasından gelen sessizlik. Siyasi hesaplar, çıkar ilişkileri ve güç oyunları, Müslüman coğrafyalarda yaşanan katliamların önüne geçilmesini engelliyor. Filistin halkı İsrail ablukası altında hayatta kalmaya çalışırken, Sudan’da da Müslümanlar Müslümanların canına kıyıyor. Bu bölünmüşlük, emperyalist güçlerin oyununu kolaylaştırıyor, ümmetin birlik hayalini ise her geçen gün daha da uzaklaştırıyor.

HABER MERKEZİ