Katrancı Koyu’na adım attığınızda sizi karşılayan ilk şey, denizin tuzlu kokusuna karışan çam ağaçlarının ferahlatıcı esintisi oluyor. Şehir gürültüsünden uzaklaşıp sadece doğanın seslerini duymak, burayı ziyaret eden herkesin en çok sevdiği detaylardan biri. Sessizliği, huzuru ve dinginliğiyle burası sadece bir tatil yeri değil, aynı zamanda bir kaçış noktası.

Çadırınızı Kurun, Rüyanızı Yaşayın

Mayıs’tan Ekim’e kadar hizmet veren kamp alanı, denize yalnızca birkaç adım mesafede konumlanıyor. Kendi çadırınızı getirerek ya da mevcut imkânlardan faydalanarak, sahile komşu bir tatil yapabilirsiniz. Geceleri yıldızların altında uyumak, sabahları dalga sesleriyle uyanmak, gün boyu gölgeliklerin altında kitabınızı okumak burada sıradan bir günün parçası.

Gizli Patikadan Kızlar Koyu’na

Katrancı Koyu’nun içinden başlayan dar bir patika, sizi sessizliğin ve mahremiyetin sembolü olan Kızlar Koyu’na ulaştırıyor. Üç tarafı ormanlarla çevrili bu koy, dinginliği ve doğal güzelliğiyle biliniyor. Tepedeki çardak restoran manzarasıyla serin bir mola imkânı sunarken, kuş sesleri ve hafif esen rüzgâr ruhunuzu dinlendiriyor.

Huzurlu Bir Kaçışın Ötesinde

Burada geçirilen birkaç gün bile insanı yeniliyor. Telefonunuzu elinize almayı unuttuğunuz, zamanı takip etme ihtiyacı hissetmediğiniz, sadece anın tadını çıkardığınız bir tatil deneyimi sunuyor. Denizinin berraklığı, ağaçların kokusu ve güneşin yapraklar arasından süzülen ışığı, her anı özel kılıyor.

Doğal Gölgeliklerin Altında Serinlik

Kamp alanındaki her yerleşim noktası, doğal gölgeliklerin altında yer alıyor. Yazın en sıcak saatlerinde bile doğa size kendi şemsiyesini sunuyor. İhtiyaçlarınızı karşılayabileceğiniz temel olanakların bulunduğu alanda, gününüzü plajda, hamakta ya da ormanın içinde huzurla geçirebilirsiniz. Gün batımında denizin üzerine düşen kızıllık ya da sabah çiyinin kamp bezine dokunuşu, unutulmaz tatil anılarınız arasında yerini alıyor.

Havva ERTÜRK