1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı sonrası Batum’dan göç eden Gürcü ailelerin kurduğu Armutalan, köklerinden kopmadan günümüze ulaşmış nadir köylerden biri. Yaşlıların halen Gürcüce konuştuğu bu köyde, kültürel kimlik sadece dilde değil, yaşam biçiminde de sürdürülüyor. Geleneksel kerpiç evler ve ahşap ambarlar, Gürcü mimarisinin taşradaki en güzel örneklerini sunuyor. Etnografya müzesinde ise o dönemin yaşamına ait birçok eşya sergileniyor.
Doğayla Baş Başa Bir Kaçış
Armutalan, sakin atmosferiyle özellikle kalabalıklardan uzaklaşmak isteyenlerin gözdesi haline geldi. Bahar aylarında kır yolları çiçeklerle bezeli; kuş sesleri eşliğinde doğa yürüyüşü yapmak, adeta bir terapi gibi. Temiz havası ve pastoral yaşam tarzıyla bu köy, hem bedeni hem ruhu dinlendiren bir mola noktası sunuyor.
Lezzetiyle Dikkat Çekiyor: Hinkal Yıldızlaşıyor
Köy mutfağı ise ziyaretçilerin damaklarında iz bırakıyor. Gürcü mutfağına özgü “Hinkal” adlı mantı çeşidi, hem görünümü hem de doyurucu lezzetiyle Susurluk’un tostuyla yarışır hale geldi. Ayrıca Cadi ekmeği, Haçapuri, Gaviçi ve karalahana yemekleri gibi özgün tarifler, köyü gastronomik bir durak haline getiriyor.
Köy Hayrı ve Geleneksel Etkinliklerle Kültürel Yaşayış Devam Ediyor
Her yıl düzenlenen geleneksel köy hayrı etkinliği, hem sosyal hem de kültürel birlikteliğin güçlü örneklerinden biri olarak yaşatılıyor. Büyük kazanlarda pişen yemekler, yapılan dualar ve paylaşılan anılar, Armutalan’ın geçmişle kurduğu bağı bugüne taşıyor.
Balıkesir’in Saklı Hazinesi Olmaya Aday
Armutalan Köyü, doğayla iç içe vakit geçirmek isteyenler için bir keşif rotasına dönüşüyor. Sıcak insanları, bozulmamış dokusu ve yaşattığı kültürel mirasıyla köy, Balıkesir’in yeni gözdesi olmaya aday.
Kısacası; tarihi, doğası ve damak çatlatan lezzetleriyle Armutalan, her yönüyle özel bir köy. Keşfetmek için sadece yola çıkmak yeterli.
Serpil ADAK