Bayraktar’ın yaptığı açıklamalara göre, son 34 yılda baklagil ekim alanlarında yarıya varan bir azalma yaşandı. Bu durumun endişe verici olduğunu belirten Bayraktar, baklagillerin beslenmedeki önemine vurgu yaparak, şunları kaydetti: “Yağ oranı düşük, karbonhidrat oranı yüksek ve besleyici olan baklagiller, beslenmede bitkisel proteinin ana kaynağını oluşturuyor. Günümüzde sağlıklı beslenme konusunda önemini artıran bu ürün grubunun azalması üzücü bir durumdur.”
Bayraktar, Birleşmiş Milletler tarafından 2016 yılının “Uluslararası Bakliyat Yılı” olarak ilan edilmesinin ardından her yıl 10 Şubat’ın “Dünya Bakliyat Günü” olarak belirlendiğine dikkat çekti. Baklagillerin dünya genelinde önemli bir protein kaynağı olduğunu vurgulayan Bayraktar, bu ürün grubunun dünya nüfusunun yaklaşık dörtte biri için temel bir besin kaynağı olduğunu ifade etti.
Baklagil üretiminde Türkiye’nin önemli bir rol oynadığını belirten Bayraktar, ancak son yıllarda bu alanda önemli bir düşüş yaşandığını kaydetti. En fazla üretilen baklagil türlerinin nohut, kuru fasulye ve mercimek olduğunu belirten Bayraktar, üretimin özellikle Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu ve Marmara Bölgeleri’nin güneyinde yoğunlaştığını ifade etti.
Öte yandan, baklagil üretimindeki azalmanın yanı sıra, tüketicilerin bu ürünlere olan talebinin arttığına da dikkat çeken Bayraktar, şunları söyledi: “Üretici ile tüketici arasındaki makasın kapanması için önlemler alınmalıdır. Üreticinin emeğinin karşılığını alması ve tüketicinin sağlıklı gıdaya uygun fiyatlarla ulaşması önemlidir.”
Son olarak, baklagillerde verilen prim desteğinin artırılması gerektiğini vurgulayan Bayraktar, bu sayede üreticilerin baklagil ekimine teşvik edilebileceğini belirtti. Baklagil ithalatının azaltılması ve yerli üretimin desteklenmesi gerektiğini kaydeden Bayraktar, ülkemizin bu alanda kendi kendine yeterli hale gelmesi için çaba gösterilmesi gerektiğini vurguladı. Haber Merkezi