Altın fiyatlarının zirvede seyretmesi, yatırımcıların ilgisini altın fonlarına kaydırdı. Gram altının 2.700 TL bandında işlem gördüğü bu dönemde, özellikle düşük tutarlarla yatırım yapmak isteyenler için altın fonları cazip bir alternatif haline geldi. Fiziki altın alım-satımında yaşanan fiyat farklarının olmaması ve 5 TL gibi küçük tutarlarla dahi fonlara yatırım yapılabilmesi, bu araçlara olan talebi artırdı. Türkiye Elektronik Fon Dağıtım Platformu (TEFAS) verilerine göre, altın fonu yatırımcı sayısı 600 bini aştı; sadece son bir ayda altın ve kıymetli maden fonlarına 6,3 milyar TL’lik para girişi oldu.

Altın Fonlarına Büyük Talep

İş Portföy Dağıtım Kanalı Yönetimi Bölüm Müdürü Can İşözen, altın fiyatlarının yüksek olduğu bu dönemde altın fonlarına olan ilgiyi, düşük tutarlarla yatırım yapılabilme avantajına bağladı. İşözen, “Gram altın 2.700 TL seviyelerinde iken bir yatırım fonu 5 ya da 10 liradan da alınabilir. Bu da alım gücü düşük olan yatırımcıların da altın yatırımı yapmak istediğinde kolayca erişmesini sağlıyor,” dedi. Altın fonlarının fiziki altına kıyasla daha fazla getiri sağlaması, fonların çeşitli yatırım araçlarına da yönelmesiyle mümkün oluyor.

İşözen, altın fonlarının dezavantajlarına da değinerek, yatırım fonlarındaki stopaj oranlarının yükseldiğini hatırlattı. Bu durum, yatırımcıların getirisini bir miktar düşürebilse de fonların sağladığı avantajlar, yatırımcılar için cazibesini koruyor.

Fiziki Altına Alternatif

İnfo Yatırım Satış ve Pazarlama Direktörü Ali Acer, altın fiyatlarında yaşanan rallinin ve borsadaki getirinin yetersizliğinin altın fonlarına olan ilgiyi artırdığını belirtti. Ata Portföy Genel Müdür Yardımcısı Suna Tanrıverdi Fidan ise, altın fonlarının sağladığı avantajların bu ilgide etkili olduğunu ifade etti. Fidan, “Fiziki altın işlemlerinde alış ve satış marjı bazı dönemlerde oldukça yüksek olabiliyor; ancak altın fonlarında tek fiyat üzerinden alım-satım yapılması avantaj sağlayabiliyor,” dedi.

Getiri Farkları ve Yatırım Stratejileri

Altın fonlarının fiziki altına kıyasla sağladığı getiriler de dikkat çekiyor. TEFAS verilerine göre, son bir yılda en çok kazandıran fon %64,8 ile kıymetli madenler fonu olurken, bazı altın fonlarının getirisi %70’i aştı. Fidan, gram altın ve altın fonları arasındaki getiri farklarının uzun vadede genellikle paralel hareket ettiğini, ancak kısa vadede performans farklılıklarının olabileceğini belirtti.

Altın fonları, yatırımcılara ek gelir fırsatları sunarken, aynı zamanda Hazine’nin altın kira sertifikalarına da yatırım yaparak daha yüksek getiri sağlamayı hedefliyor. Fonların performans farkları, yatırımcılara daha geniş bir perspektifte değerlendirme yapma imkanı veriyor.

Yatırımcıların Yeni Tercihi: Altın Fonları

Altın fonları, alım-satım farkının olmaması, küçük meblağlarla yatırım yapılabilmesi ve genellikle tek bir fiyat üzerinden işlem yapılabilmesi gibi avantajlarıyla dikkat çekiyor. Altın fiyatlarındaki yükseliş ve ekonomideki belirsizlikler nedeniyle yatırımcıların altın fonlarına yönelimi, bu araçların popülaritesini artırmış durumda. Altın yatırımcılarının, bu yeni yatırım trendiyle birlikte kazançlarını maksimize etmeye çalıştıkları görülüyor. Havva ERTÜRK

Kaynak: Mynet