Doğayla İç İçe Eşsiz Bir Deneyim
İsmini içinde barındırdığı doğal mağaradan alan Mağaralı Koy, uzun yıllar boyunca varlığını gözlerden uzak sürdürdü. Son birkaç yılda keşfedilen bu özel koy, turkuaz rengi denizi ve beyaz kumsalıyla Kaş’ın ünlü koylarını aratmıyor. Özellikle sabah saatlerinde suyun rengi açık bir maviye dönüşürken, kayaların arasında oluşan minik doğal havuzlar da görsel şöleni tamamlıyor.

Tesis Yok, Doğa Başrolde
Mağaralı Koy hâlâ el değmemiş yapısıyla dikkat çekiyor. Şu anda bölgede herhangi bir tesis bulunmuyor; duş, tuvalet ya da kafeterya gibi olanaklar yok. Bu yüzden koya giderken şemsiye, su ve temel ihtiyaçlarınızı yanınızda götürmek gerekiyor. Girişin tamamen ücretsiz olduğu Mağaralı Koy’da doğayla baş başa, sakin bir tatil deneyimi yaşamak mümkün.
Mağaraya Yüzerek Ulaşım
Koyun en dikkat çekici özelliği ise mağaraya yüzerek ulaşım imkanı sunması. Sahilden mağaraya kadar yüzmek yaklaşık yarım saat sürüyor. Bu eşsiz deneyim, ziyaretçilerin doğayla kurduğu bağı daha da güçlendiriyor. Mağaralı Koy’a bir kere gelenlerin, bu özel yüzme deneyimini unutamadığı söyleniyor.
Ulaşım Oldukça Kolay
Demre ile Finike arasında yer alan koy, karayoluna oldukça yakın bir konumda bulunuyor. Saatlerce yürümeye gerek kalmadan ulaşabileceğiniz Mağaralı Koy, bu yönüyle günübirlik geziler için de cazip bir alternatif sunuyor. Ayrıca, bölgeyi ziyaret eden tekneler de koya uğrayarak denizden ulaşım sağlıyor; ancak yaz aylarında teknelerin yoğunluğu manzaranın doğallığını bozabiliyor. Bu nedenle koyu keşfetmek için yaz sezonu başlamadan gitmek en iyi seçenek.

Şefiye YILDIRIM

