Yaşamının en güzel anlarından olan gebelik ve doğum sonrası dönem ruhsal bozuklukların gelişimi açısından dikkat edilmesi gereken bir dönemdir.

Lohusalık depresyonu, doğumdan sonraki ilk 2–4 haftada belirtileri ortaya çıkan ve 12. aya kadar devam edebilen, annede ağlama atakları, mutsuzluk ve kaygı hali, ailesine ve bebeğine karşı sevgisizliğin ön planda olduğu önemli psikiyatrik durumlardan biridir.

Doğum sonrası depresyonu aslında diğer depresyondan farklı değildir.

Doğum sonrası depresyonun başlıca belirtileri; bebeğine yeterli olamama duygusu ve bebeğine karşı sevgisizlik, ilgisizlik, duygu durumun deprese olması, iştah değişikliği, yorgunluk, uyku bozuklukları, çocuğun bakımında güçlükler, suçluluk hissi, kendine güven azlığı, konsantrasyon güçlüğü, psikomotor gerilik ya da ajitasyon ve intihar düşünceleridir

Doğum sonrası depresyon psikoterapi, antidepresan veya antipsikotik ilaç tedavisi, ve etkili bir sosyal destek ile tedavisi mümkün olan bir rahatsızlıktır.

Daha şiddetli seyreden durumlarda annede muhakeme bozukluğu ve içgörü eksikliği mevcutsa yatarak tedavi gerektiren durumlarda ortaya çıkabilir. Psikoterapi sürecinde özellikle ailenin desteği çok önemlidir.