YARGITAY’DAN KÖTÜ HABER

Silindir operatörü olarak çalıştığı iş yerinden devamsızlık sebebiyle kovulan işçi, İş Mahkemesi’nin yolunu tuttu. Hakkında asılsız devamsızlık tutanağı tutulduğunu, iş yerinde fazla mesai yaptığını ve ulusal bayram, genel tatil ve hafta tatillerinde de çalıştığını, yasal olarak ödenmesi gereken ücretlerinin ödenmediğini ileri süren işçi, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ödenmeyen ücret alacağı, fazla mesai, hafta tatili ücreti […]

YARGITAY’DAN KÖTÜ HABER

Silindir operatörü olarak çalıştığı iş yerinden devamsızlık sebebiyle kovulan işçi, İş Mahkemesi’nin yolunu tuttu. Hakkında asılsız devamsızlık tutanağı tutulduğunu, iş yerinde fazla mesai yaptığını ve ulusal bayram, genel tatil ve hafta tatillerinde de çalıştığını, yasal olarak ödenmesi gereken ücretlerinin ödenmediğini ileri süren işçi, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ödenmeyen ücret alacağı, fazla mesai, hafta tatili ücreti ile ulusal bayram genel tatil alacaklarının davalıdan tahsilini talep etti.

Davalı şirket ise davacının iş akdinin devamsızlık yapması sebebiyle haklı sebeple feshedildiğini dile getirirken, mahkeme davanın kısmen kabulüne hükmetti. Davalı şirket kararı Yargıtay’a taşıdı. Yüksek Mahkeme, emsal nitelikte bir karara imza attı. Kararda işçinin işe devamsızlığının her durumda işverene haklı fesih imkanı vermediği hatırlatıldı. Devamsızlığın haklı bir sebeple dayanması halinde işverenin derhal ve haklı sebeple fesih imkanı bulunmadığına dikkat çekildi. İşçinin hastalığı, aile fertlerinden birinin ya da yakınlarının ölümü veya hastalığı, işçinin tanıklık ve bilirkişilik yapması gibi haller işe devamsızlığı haklı kılan sebepler olarak sıralandı. Mazeretin ispatı noktasında sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadığı sürece özel sağlık kuruluşlarından alınan raporlara da değer verilmesi gerektiği vurgulandı. Kararda şu ifadelere yer verildi:

“Devamsızlık süresi, ardı ardına iki işgünü veya bir ay içinde iki defa herhangi bir tatil gününden sonraki iş günü ya da bir ayda üç işgünü olmadıkça işverenin haklı fesih imkanı yoktur. Son ayda ilk devamsızlığının gerçekleştiği günün bulunmaması halinde son ayın son günü bir aylık süre dolmuş olur. Sonraki devamsızlıklar ise takip eden aylık dönemler içinde değerlendirilir. İş günü, işçi bakımından çalışılması gereken gün olarak anlaşılmalıdır. İş sözleşmesinde genel tatil günlerinde çalışılacağına dair bir kural mevcutsa, bu taktirde söz konusu günlerde çalışılmaması da işverene haklı fesih imkanı tanır. İş yerinde cumartesi günü iş günü ise belirtilen günde devamsızlık da diğer şartların varlığı halinde haklı fesih sebebini oluşturabilir. İş sözleşmesinin askıya alınması durumunda işçinin çalışması gereken günde işe başlamaması da devamsızlık olarak değerlendirilmelidir. Mahkeme kararının bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir.”

Exit mobile version