Antalya’nın Kumluca ilçesi açıklarında, Akdeniz’in masmavi sularında adeta yüzen bir mücevher: Suluada. Adrasan’a yaklaşık 15 kilometre mesafede yer alan bu eşsiz ada, her yaz binlerce doğa ve deniz tutkununu kendine çekiyor. Beyaz kumsalı, turkuaz tonlarındaki berrak suyu ve şifalı kaynaklarıyla Türkiye’nin en özel rotalarından biri olan Suluada, artık yalnızca yerli turistlerin değil, yabancı gezginlerin de radarında.

Bembeyaz Kumu ve Masmavi Deniz
Yaklaşık 1200 metre uzunluğa sahip olan ada, kuşbakışı görüntüsüyle bir balinayı andırıyor. 50 metre uzunluğundaki ana plajı ve 120 metrelik ikinci plajı, yazın güneşin tadını çıkarmak isteyen ziyaretçilerin gözdesi. Suluada’nın en dikkat çeken yönlerinden biri de kumsalında yer alan siyah mineralli, incecik beyaz kum. Bu özel doku, adayı sadece Türkiye’de değil, tüm Akdeniz çanağında benzersiz kılıyor.
Doğanın Şifalı Hediyesi: Kaynak Suyu
Adanın yalnızca görsel değil, doğal sağlık açısından da sunduğu zenginlikler mevcut. Anakara dağlarından süzülen ve adaya ulaşan tatlı su kaynağının şifalı olduğuna inanılıyor. Bu kaynak, yaz sıcağında serinleme ve doğayla temas arayan ziyaretçiler için adeta bir hayat iksiri. Güzellik arayanlar içinse cilde iyi geldiği yönündeki söylentiler, Suluada’yı daha da cazip kılıyor.
Gizemli Mağaralar ve Deniz Altı Zenginliği
Suluada sadece yüzeyde değil, suyun altında da bir keşif alanı. Adanın her iki tarafından da geçit veren doğal mağaralar, hem dalış tutkunları hem de tekne turlarına katılan ziyaretçiler için unutulmaz bir deneyim sunuyor. Mağaralarda barınan deniz canlıları, su altı fotoğrafçılığına meraklı olanlar için eşsiz kareler vadediyor. Özellikle sabah saatlerinde mağaraların içine süzülen ışık, görsel bir şölen yaratıyor.

Yerel Halkın Duyarlılığı Sayesinde Temiz Kalmayı Başarıyor
Bölgeyi sahiplenen tekneciler, Suluada’nın doğallığını korumak için büyük bir hassasiyetle hareket ediyor. Ada çevresinde çöp neredeyse hiç yok. Tüm ziyaretçilere, adada iz bırakmadan ayrılmaları çağrısı yapılıyor. Ancak yine de uzmanlar, bu nadide güzelliğin gelecekte bozulmaması için ada girişlerinin sınırlandırılmasını, teknelerdeki müzik yayınlarının kısıtlanmasını ve çevre koruma önlemlerinin artırılmasını öneriyor.
Günübirlik Cennetin Sessiz Akşamı
Suluada’da konaklama imkânı bulunmadığı için ada akşam saatlerinde tamamen boşalıyor. Gün boyu denizle buluşan kalabalıkların ardından geriye yalnızca martıların sesi ve kara keçilerin ayak izleri kalıyor. Doğayla baş başa kalmak isteyenler için bu sessizlik, adanın en büyüleyici anlarını sunuyor.
Sıla Solaklar VERİM

