Mantar; sotelerde, pizzalarda, çorbalarda sıklıkla kullanılıyor. İnsanlardan çok daha önce dünyada var olan mantarların binlerce çeşidi bulunuyor. Mantarlar kendi aralarında yenilebilir olanlar, zehirli olanlar ve zehirli olmamasına rağmen yenmeyenler olmak üzere üçe ayrılıyor. Ülkemiz mantar çeşitliliği açısından oldukça zengin bir yer. Türkiye’de 300 tane yenilebilir mantar türü ve 100 tane zehirli mantar türü bulunuyor. Bu nedenle yenilebilir olan ve zehirli olan mantarları öğrenmek gerekiyor.
İstiridye mantarı: Kış aylarında geniş yapraklı ağaçların köklerinde bulunan istiridye mantarının Latince adı ‘Pleurotus ostreatus’tur. İstiridye mantarı, dünyada en çok yetiştirilen ikinci mantar türüdür. Büyük şapkası bir yelpazeyi andırır ve dalgalı kenarları vardır. Bu lezzetli mantar, farklı sebzelerle birlikte sotelenebilir ya da sadece ızgara yapıp yenebilir. Ayrıca bu mantarın güveci, çorbası ve kızartması da yapılmaktadır.
Kültür mantarı: En çok tüketilen mantar çeşitleri arasında bulunan kültür mantarı, özel yöntemlerle yetiştirilen pek çok mantarı içine alan bir isimdir. Beyaz bir şapkası ve beyaz bir sapı olan bu mantar türü, lezzetli olması nedeniyle mantar seven herkesin mutfağında yer alıyor. Kültür mantarı sotelerden makarnalara, soslardan çorbalara ve pizzalara kadar pek çok farklı yemek çeşidinde kullanılıyor.
Ayı mantarı: Çörek mantarı, ayı mantarı veya porçini mantarı olarak bilinen bu tür, kahverengi ve kızıl arasında bir renk tonuna sahip. Yaz ve sonbahar aylarında kendini gösteren ayı mantarının dolgun şapkası yaklaşık 15-20 santimetre çapında. Bu mantar türü pek çok farklı yemek çeşidinde kullanılıyor olsa da, sıklıkla sotelerde ve çorbalarda tercih ediliyor.
Kanlıca mantarı: Çok sevilen mantar çeşitleri arasında bulunan kanlıca mantarı, yaygın olarak Kastamonu ve Bolu gibi Batı Karadeniz şehirlerinde yetişir. Sonbahar yağmurlarından sonra yetişen kanlıca mantarı, hem lezzetli hem de maddi gelir sağlayan bir mantar çeşididir. Genellikle yağda kızartılarak ya da ızgarası yapılarak tüketilir. Ancak, özellikle Kastamonu’da bu mantarın turşusu yapılır ve oldukça lezzetlidir.
Kuzu göbeği mantarı: Kuzu göbeği mantarı kendine has bir görünüme sahiptir. Rengi ve delikli şapkası ile diğer tüm mantarlardan kolayca ayırt edilebilir. Genellikle ilkbahar mevsiminde kendini gösteren kuzu göbeği mantarı kireçli topraklarda yetişir. Bu mantar çeşidi genellikle soteleme işlemi sonrasında veya buharda pişirdikten sonra yenir.
Yumurta mantarı: Latince adı Cantharellus cibarius olan yumurta mantarı, mayıs ve kasım ayları arasında yetişir. Bu mantar türüne ülkemizde tavuk mantarı ve kaz ayağı da denir. Meyvemsi aroması daha çok kayısıyı andırır ve piştiği zaman çok güzel kokar. Ayrıca bu mantar türü çiğ olarak tüketilebilir.
Trüf mantarı: Trüf mantarı, dünyanın en değerli mantar çeşitlerinden biridir. Trüf mantarı toprağın altında yetişir ve siyah bir rengi vardır. Kendine has bir kokuya ve aromaya sahiptir. Bu nedenle gıda sektöründe önemli bir yeri vardır. Bu mantar türü genellikle sos yapımında kullanılır. Öyle ki, sıradan görünen bir makarnayı bile mükemmel bir lezzete dönüştürebilir.
Keme mantarı: Toprak altında yetişen mantar çeşitleri arasında bulunan keme mantarı, büyüdüğü zaman toprağın yüzeyinde çatlaklar oluşturur ve böylece fark edilebilir hale gelir. Ülkemizde özellikle Şanlıurfa ve Konya civarlarında yetişir. Tadı patatese benzetilen keme mantarı, kültür mantarına alternatif olarak yemeklerde kullanılabilir.