Türkiye’de her yıl binlerce kadına meme kanseri tanısı konuluyor. Sağlık Bakanlığı verilerine göre, meme kanseri kadınlar arasında en sık görülen kanser türü olarak öne çıkıyor ve her yıl yaklaşık 20.000 kadına bu teşhis konuyor. Kadınlar arasında görülen tüm kanser vakalarının yaklaşık %25’i meme kanseri olarak kaydediliyor.
Uzmanlar, Türkiye’de her 8 kadından 1’inin yaşamı boyunca meme kanseri ile karşılaşma riski taşıdığını belirtiyor. Meme kanseri genellikle 50-69 yaş aralığında daha sık görülse de, Türkiye’de 40 yaş altındaki kadınlarda da vakalar artış gösteriyor. Özellikle genç yaşlarda meme kanserine yakalanan kadınların sayısının artması, erken teşhisin önemini bir kez daha gündeme getiriyor.
ERKEN TEŞHİS VE TARAMA HAYAT KURTARIYOR
Meme kanserinde erken teşhis, tedavi sürecinde kritik bir rol oynuyor. Erken teşhis edilen vakalarda tedavi başarısı oldukça yüksek, ancak kadınların büyük bir kısmı taramalara yeterince katılmadığı için vakaların önemli bir bölümü ileri evrede teşhis ediliyor.
Türkiye’de KETEM’ler (Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezleri), kadınlara ücretsiz meme kanseri tarama hizmeti sunuyor. 40-69 yaş arası kadınlara düzenli olarak mamografi çektirilmesi öneriliyor ve KETEM’ler bu hizmeti devlet destekli olarak sağlıyor. Sağlık Bakanlığı’nın yürüttüğü farkındalık kampanyaları sayesinde kadınlar erken teşhis için taramalara teşvik ediliyor.
Evde kendi kendine meme muayenesi (KKMM), meme kanseri belirtilerini erken fark etmenizi sağlayan basit ve etkili bir yöntemdir. Bu muayene, herhangi bir değişikliği erken fark etmek ve gerektiğinde doktora başvurmak için önemlidir. Her kadın, adet döngüsünün belirli bir döneminde veya menopoz sonrası düzenli olarak meme muayenesini yapmalıdır.
EVDE KENDİ KENDİNE MEME MUAYENESİ NASIL YAPILIR?
Ayna Karşısında Görsel İnceleme:
Ayna karşısında üst vücudunuzun çıplak olduğu bir pozisyonda, kollarınızı yanlarda serbest bırakın ve memelerinizi inceleyin. Memelerinizin normal görünümünü, boyutunu ve şeklini not edin.
Değişikliklere dikkat edin: Memede şişlik, çukurlaşma, meme başında şekil bozukluğu, deride kızarıklık veya kabuklanma gibi değişiklikler fark ederseniz bunları gözlemleyin.
Daha sonra kollarınızı başınızın üzerine kaldırın ve aynı incelemeyi tekrar yapın. Yine aynı şekilde her iki memenin görüntüsündeki değişikliklere dikkat edin.
YATARAK MUAYENE:
Yatağa uzanın ve bir elinizi başınızın altına koyun. Diğer elinizle muayene edeceğiniz memenin üzerine küçük dairesel hareketlerle baskı uygulayarak incelemeye başlayın.
Hafif ve derin baskı kullanarak meme dokusunu iyice hissedin. Göğsünüzün her alanını (memenin üst kısmı, alt kısmı, dışa doğru koltuk altına yakın alanlar) kontrol edin.
Aynı işlemi diğer meme için de tekrarlayın.
AYAKTA VEYA DUŞTA MUAYENE:
Duşta, sabun veya duş jeli ile cilt daha kaygan hale geleceği için memelerinizi daha kolay kontrol edebilirsiniz. Bir eliniz başınızın arkasında, diğer elinizle memenizin etrafında küçük dairesel hareketler yaparak yumuşak dokuyu inceleyin.
Koltuk altınızı da bu esnada kontrol etmeyi unutmayın. Her iki meme ve koltuk altı bölgesinde ele gelen kitle, şişlik veya anormallikler olup olmadığını gözlemleyin.
DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN BELİRTİLER:
- Memede veya koltuk altında ele gelen sert bir kitle.
- Meme derisinde çukurlaşma, kızarıklık veya şişlik.
- Meme başında içe çekilme (çökme).
- Meme başından kanlı veya anormal akıntı gelmesi.
- Memede şekil, boyut veya simetri değişiklikleri.
NE ZAMAN DOKTORA BAŞVURMALI?
Kendi kendine meme muayenesi sırasında olağandışı bir durum fark ederseniz, gecikmeden bir doktora başvurmalısınız. Unutmayın ki, memede hissettiğiniz her değişiklik kanser anlamına gelmeyebilir; ancak emin olmak için doktor tarafından değerlendirilmesi gereklidir.
KENDİ KENDİNE MEME MUAYENESİNİN ÖNEMİ
Erken teşhis, meme kanserinin tedavi edilebilirliğini büyük ölçüde artırır. Kendi kendine yapılan düzenli muayeneler, memedeki değişiklikleri erkenden fark etmenizi sağlayabilir. Ancak kendi kendine meme muayenesi, doktor kontrolünün veya taramaların (mamografi gibi) yerini tutmaz. Bu nedenle, doktorunuzun önerdiği düzenli kontrolleri ve mamografi taramalarını aksatmamak önemlidir.
FARKINDALIK VE EĞİTİM ÇALIŞMALARI
Türkiye’de meme kanserine karşı farkındalığın artırılması için birçok sivil toplum kuruluşu ve dernek aktif olarak çalışmalar yürütüyor. Ekim ayı boyunca düzenlenen Meme Kanseri Farkındalık Ayı etkinlikleri, halkı bilgilendirme ve bilinçlendirme amaçlı çeşitli etkinliklerle destekleniyor. Bu kapsamda düzenlenen seminerler, yürüyüşler ve tarama kampanyaları sayesinde kadınlar meme kanserine karşı daha bilinçli hale geliyor.
TEDAVİ OLANAKLARI VE İLERİ TEKNOLOJİ
Türkiye, meme kanseri tedavisinde dünya çapında kabul gören ileri teknoloji ve yöntemleri kullanıyor. Kamu ve özel hastanelerde cerrahi müdahaleler, kemoterapi, radyoterapi ve hormon tedavisi gibi tedavi seçenekleri sunuluyor. Ayrıca, hedefe yönelik tedaviler ve immünoterapi gibi modern yöntemler de hastalara uygulanıyor.
ERKEN TANI HAYAT KURTARIYOR
Meme kanserinde farkındalık, erken tanı ve düzenli kontroller hayat kurtarıyor. Türkiye’de her 8 kadından 1’inin risk altında olduğu düşünüldüğünde, kadınların kendi sağlıklarına daha fazla dikkat etmeleri, düzenli tarama ve muayene yaptırmaları büyük önem taşıyor. Uzmanlar, meme kanseri vakalarının önemli bir kısmının erken tanı sayesinde tedavi edilebilir olduğunun altını çiziyor.
Şefiye YILDIRIM