“İstanbul, Manhattan’dan pahalı olur mu? Biz İstanbul’da ev bulamadık. Müthiş pahalı. Annemlere yerleştik, onların yanında kalıyoruz.” diyen Merkez Bankası Başkanı’nın sözlerini değerlendiren Taşkın, “Merkez Bankası Başkanı’nın kiraları yüksek bularak tutamadığı evi, düşük maaş alan bir memur nasıl tutsun? Nasıl geçinsin? Fiyatların inmediği hem Sayın Merkez Bankası Başkanı’nın sözlerinden hem de aylık enflasyon verilerinden anlaşılıyor,” diyen Taşkın, açıklamasında şu ifadelerin altını çizdi:
“Sayın Merkez Bankası Başkanı’nın sözleri hayat pahalılığının itirafıdır. Pahalılık artıyor. Enflasyonda ise bir düşüş görülmüyor. Yüksek maaş alan bürokratlara göre hayat ucuz görünebilir ama dar ve sabit gelirli, düşük maaş alan kamu çalışanlarına göre hayat çok pahalı ve bu pahalılıkta geçinebilmek imkânsız. Bunu sadece kira bazında düşünmemek lazım, zira çarşıya pazara, marketlere girip alışveriş yapabilmek neredeyse imkânsız hale geldi. Kamu çalışanlarının sıkıntısı sadece geçinememek değil, sağlıklı beslenemiyorlar. Aldıkları maaş enflasyon canavarı tarafından eritiliyor, yok olup gidiyor! Kamu çalışanları, yetkililerin günü kurtarmak amacıyla yüreklere su serpen konuşma yapmalarını istemiyor. Daha gerçekçi ve ekonomik sorunları kökünden kazıyacak, insanca yaşamayı sağlayacak çözüm üretilmesini bekliyorlar. Biz, bunun için her zaman ki gibi önerimizin dikkate alınmasını talep ediyoruz. Öncelikle eşel mobil sistemine geçilmelidir. Az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmalıdır. Çözüm, vergiyi tabana yaymakta değil, adil vergilendirme sistemiyle ve gelirin tabana yayılmasıyla sağlanmalıdır.” Burcu DEMİR