Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Nuray Altay Püsküllüoğlu

NEREYE GİDİYORUZ?

İyilikten maraz doğmaya başladı,yaptığımız iyiliklerin karşılığını artık göremez olduk hoş diyeceksiniz iyiliik karşılıklı mıdır kesinlikle evet karşımızdakinden beklentimiz bir sanimi bir teşekkürdür nihayetinde fakat artık insanlar iyi insanları birer zorunlu hizmet sergileyeb bireyler olarak görmeye başladı,ne iyiliklere karşı bir  tebessüm alır olduk ne de sıcak nir teşekkür aksine iyilik yaptığımızda hem cezalandırılmaya başladık hem de kendimize adeta düşman seçmeye başlamış olduk.Oysa bizler kapısında gece dahi anahtar bırakan kapısını kilitlemeyen birbirine güven duyan ve zarar vermeyen küçük toplumdan gelmiyor muyduk?Sahi neden bu kadar insani değerlerimiz eksilmeye başladı ve güven duygumuzu hızlıca yitirmeye başladık?İnsanlığın onu artık nereye gidiyor?

Son bir haftadır ülke gündemi adeta yüreğimi eline aldı ve eze bildiği kadar ezdi,kanım dondu olanlar karşısında ruhum çekildi ve endişelerim daha da arttı.

Şubat ayı ülkemiz için maalesef pek iyi başlamadı,bir yandan 6 Şubat depreminde yitirdiklerimizin acısı bir yandan insanlığın göz göre göre kayıp gidişine milyonlar olarak tanıklık ettik,ne acıdır ki kendimizi bir kez daha güvende hissedemedik.

Bu kadar da olmaz dediğimiz her şeyi ana haber bültenlerinde her gün izlemeye başladık,daha kötüsü ne olabilir ki derlen İzmir’de yaşanan taksici cinayeti bizleri bir kez daha derinden etkiledi.

İzmir’de yaşanan  Oğuz Erge cinayeti adeta iyiliklerimizin karşılığı bu olmamamlı diye bizleri de isyan ettirdi.Soğuk havada kar maskesi takan katilini iyi yüreği ile aracına alan Erge iyiliğinin karşılığını maalesef canı ile ödedi ve cinayeti işleyen caninin Erge’ ağır yaralı iken yüzüne tokat atıp Kimseye güvenmeyeceksin demesi de artık  günümüzde de gerçekten de kimseye güven duyulmaması gerekteğini bir kez daha gösterdi.

İkinci beni derinden üzen olay ise İstanbul’da yaşandı.Yine kimseye zararı olmayan hem çevreisi hem de Türkiye’de birçok kişi taradından takip edilip izlenen Filozof Ramaza Hoca lakaplı ,Ramazan Pişkin’in öldürülmesi oldu.Kendi halinde tabiri caize kimseye yük olmadan ,gariban bir hayat yaşayan ve dini bütün yaşayıp insanlara hoş sohbet içinde olan bu zavallı insan da maalesef tanımadığı bir kişi tarafından cinayate kurban gitti artık cinayetler gümüzüfe saat başı işlenir oldu.

Bu iki cinayetlerin de (zanlıların) ortak noktası ise adeta suç sabıklarının olması ve içimizde serseri mayın gibi dolaşmaları dilerim devletimiz bu tarz cinayetlerin önüce geçebilir ve ceza sistemi yeniden düzenlenip uygulanır canlarımız daha da yanmaz ve bizler artık güven için yaşamaya başlarız.

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER