Gazze’ye yönelik saldırıları ve yıllardır devam eden abluka politikası nedeniyle uluslararası alanda büyük tepki çeken İsrail, şimdi de Eurovision üzerinden ağır bir sınavla karşı karşıya. Avrupa Yayın Birliği (EBU), üye yayıncı kuruluşlara gönderdiği çağrıyla İsrail’in 2026 Eurovision Şarkı Yarışması’na katılıp katılmaması konusunda oylama yapılacağını duyurdu.
Oylama Tüm Üyeleri Kapsayacak
EBU’nun 68 üye yayıncısına gönderilen yazıya göre, oylama yalnızca yarışmaya katılan ülkelerle sınırlı olmayacak. Türkiye, Tunus, Mısır, Cezayir, Ürdün ve Lübnan gibi uzun süredir yarışmaya katılmayan ülkeler de dahil olmak üzere tüm EBU üyeleri oy kullanabilecek. Bu durum, İsrail’in yarışmadan men edilme ihtimalini ciddi ölçüde artırıyor.
Basit Çoğunluk Kararı Belirleyecek
Yapılacak kritik oylamada karar, basit çoğunlukla alınacak. Üyelerin yüzde 50’sinden fazlasının İsrail aleyhine oy kullanması halinde, İsrail 2026’da Eurovision sahnesine çıkamayacak. Bu gelişme, hem siyasi hem de kültürel alanda İsrail’e ciddi bir darbe anlamına geliyor.
Azerbaycan’ın Tavrı Eleştirilmişti
İsrail’in uluslararası arenada büyük tepki toplamasına rağmen Azerbaycan’ın farklı bir tutum sergileyerek katılımına sıcak bakması daha önce vicdanları sarsmıştı. Ancak Avrupa genelinde yükselen tepkiler, sürecin seyrini değiştirdi. Çok sayıda ülke, İsrail sahnede olursa kendilerinin çekileceğini açıklamış ve EBU üzerinde yoğun baskı kurulmuştu.
Geçmiş Yarışmalar ve İsrail’in Durumu
Geçtiğimiz yıl düzenlenen Eurovision’da İsrail’i şarkıcı Yuval Raphael temsil etmişti. Raphael’in performansı oldukça dikkat çekmiş ve yarışmada ikinci olmuştu. Ancak siyasi gerilimler ve Gazze’ye yönelik saldırılar nedeniyle bu yıl bambaşka bir tablo ortaya çıktı. İsrail’in yarışmaya katılıp katılamayacağı, önümüzdeki dönemde yapılacak oylamanın sonucuna bağlı olacak.
Gözler Kritik Kararda
Eurovision, yıllardır “müzik ve dostluk” mottosuyla anılsa da bu kez siyaset gölgesinde büyük bir sınavdan geçiyor. Avrupa kamuoyu, EBU’nun alacağı kararın yalnızca bir müzik yarışmasıyla sınırlı kalmayacağını, aynı zamanda İsrail’in uluslararası alandaki izolasyonunu da güçlendireceğini vurguluyor.
HABER MERKEZİ