İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen terör ve yolsuzluk operasyonu kapsamında gözaltına alınan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun savcılık ifadesinin detayları gün yüzüne çıktı. 106 şüphelinin yer aldığı soruşturmada ilk kez ifade veren İmamoğlu, yöneltilen suçlamaları sert bir dille reddetti.

“Benimle Terörü Yan Yana Getirmek Zul Olur”

İmamoğlu’na yöneltilen, “Terör örgütleri içerisinde aktif olarak faaliyet gösteren akrabanız veya yakınınız var mı?” sorusuna “Benim ailemin ve şahsımın etrafında terörle ilgili kimse barınamaz, bir parçası olamaz. Bunun bana sorulmasını bile zul kabul ederim” yanıtını verdi.

“Gizli Tanık İfadeleri Uydurma, Kumpas İçerikli”

İfadesinde gizli tanık beyanlarına ağır eleştirilerde bulunan İmamoğlu, “Yukarıda tarafınızca okunan gizli tanık ifadelerini şiddetle reddediyorum. Tümüyle yalan, iftira ve uydurmadır. Bahsi geçen insanların şerefine ve haysiyetine hakaret içeren seviyesiz cümlelerle doludur” dedi.

Kent Uzlaşısı Sorusu: “Bu Kavramı Hiç Kullanmadım”

Savcılık tarafından yöneltilen “Kent Uzlaşısı” sorusuna da açıklık getiren İmamoğlu, “Bu kavramı hiç kullanmadım, bu fikirle ilgili ne bir katkım ne de ilgim oldu. Başka partilerin söylemleri beni bağlamaz” ifadelerini kullandı.

Soruşturmanın Dayanağı: MASAK Raporları ve Gizli Tanıklar

İmamoğlu, soruşturmanın dayanaklarının hatalı olduğunu öne sürerek, “4 gündür nezarette bulunan bir kişi olarak yürütülen soruşturmaların içinin boş, ahlak sınırlarını aşan uydurma sorularla dolu, en güçlü dayanağını gizli tanık ifadelerine bağlamış olması, gözaltına 3-5 gün kala hatalı tespitler içeren MASAK raporlarıyla doldurulmuş, tarihe kara bir leke olarak geçecek bir süreçtir” dedi.

Kamulaştırma ve Fotoğraf Sorularına Sert Tepki

İfade sırasında İmamoğlu’na yöneltilen fotoğraf teşhis ve kamulaştırma sorularına da tepki gösterdi. Sarıyer Reşitpaşa’daki kamulaştırma işlemiyle ilgili, “Belediye olarak halkın kullanımına açılmak üzere yapılan işlemlerden biridir” dedi ve MASAK raporunun hatalı olduğunu, ödemelerin banka kredileriyle yapıldığını belirtti.

Fotoğraflarla ilgili olarak ise, “Hayatım halkın içinde geçiyor. Tanıdığım insanlar üzerinden algı yaratılmasını doğru bulmuyorum” dedi.

“Kul Hakkı Yenmesi Benim ve Milletimin Ağrına Gitti”

Ramazan ayında yaşanan gözaltı sürecine de değinen İmamoğlu, “Kul hakkı yenmesi benim ve milletimin çok ağırına gitti. Sabah saat 6’da yüzlerce polisle evden alınmam, yolların kapatılması, ilçelerin barikatlarla çevrilmesi Türkiye’ye ağır bedeller ödetmiştir” dedi.

“Hukuki Mücadelemi Sonuna Kadar Sürdüreceğim”

İfadesini “Namusu, haysiyeti lekelenen biri olarak hukuki mücadelemi Allah’ın verdiği ömür kadar sürdüreceğim” sözleriyle tamamlayan İmamoğlu, soruşturmanın siyasi ve itibarsızlaştırma amaçlı olduğunu savundu.

HABER MERKEZİ