Kış mevsimine girerken soğuk hava, ani ısı değişimleri ve kapalı alanlarda geçirilen uzun süreler, öksürük ve bronşit vakalarında artışa neden oluyor. Prof. Dr. Canan Karatay, “Karatay Sözü” YouTube kanalında yaptığı açıklamada, hem akut hem de kronik bronşitten korunmanın doğal yollarını anlattı.
“Virüslere Vize Vermeyin”
Karatay, özellikle kış aylarında üst solunum yolu enfeksiyonlarının hızla yayıldığını belirterek ağız, burun ve boğazın adeta “gümrük kapısı” gibi çalıştığını söyledi. “Virüslerin vücuda giriş yolu ağız ve burun yoludur. Bu nedenle kristal kaya tuzu veya karbonatlı suyla bol bol gargara yapılmalı. Ağzımız, burnumuz virüslere vize vermemeli,” diyen Karatay, hijyenin en etkili korunma yöntemi olduğuna dikkat çekti. Ayrıca kalabalık ortamlardan uzak durulması, açık havada düzenli yürüyüş yapılması ve soğuk havaya rağmen dışarı çıkmaktan kaçınılmaması gerektiğini vurguladı.
Açık Hava Faktörü: “Temiz Hava En Doğal İlaçtır”
Karatay, yapılan bilimsel çalışmaların da açık havada zaman geçirmenin bağışıklığı güçlendirdiğini gösterdiğini söyledi: “Open Air Factor yani açık hava faktörü üzerine yapılan araştırmalarda, temiz havada vakit geçirenlerin çok daha az hastalandığı kanıtlandı. Kış demeden dışarı çıkın, yürüyün, hareket edin,” ifadelerini kullandı. Evde uzun süre kapalı kalmanın ise tersine etki yarattığını belirten Karatay, ev havasının dışarıdaki havadan çok daha kirli olduğunu söyledi.
Kronik Bronşitin Gizli Nedenleri
Kronik bronşitin yalnızca sigara içenlerde değil, çevresel toksinlere maruz kalan herkeste görülebileceğini belirten Karatay, deterjanlardan böcek ilaçlarına, oda spreylerinden kozmetik ürünlere kadar pek çok kimyasalın akciğer hücrelerine zarar verdiğini ifade etti.
“Bu kimyasallar nanopartiküllerle akciğerlere giriyor ve hücreleri bozuyor. En büyük zehir sigaradır ama evde kullanılan fısfıslar da bir o kadar zararlıdır,” dedi. Ayrıca alerjik yatkınlığın da bronşit gelişiminde önemli rol oynadığını, çevresel zehirlerden tamamen arınmanın mümkün olmasa da azaltılabileceğini söyledi.
“Şeker Hücreleri Bozuyor, Bağışıklığı Çökertiyor”
Canan Karatay, özellikle hazır gıdalarda ve gazlı içeceklerde bulunan şekerin akciğer sağlığı üzerindeki olumsuz etkisine dikkat çekti. “Kanda şeker yükseldiğinde kök hücreler zarar görüyor. Bu durum diyabet hastası olmasanız bile bağışıklık sisteminizi zayıflatıyor,” diyen Karatay, mısır şurubu, aspartam ve benzeri yapay tatlandırıcılardan uzak durulması gerektiğini vurguladı.
D Vitamini ve İyotun Önemi
Karatay’a göre, akciğer hastalıklarının temelinde D vitamini eksikliği büyük rol oynuyor. Güneş ışığından yeterince yararlanmak, hem D vitamini seviyesini yükseltiyor hem de bağışıklığı destekliyor. Ayrıca Lügol solüsyonu olarak bilinen iyot takviyesinin akciğerleri toparladığını belirten Karatay, “İyot vücuda girdiğinde nefes açılır, akciğer fonksiyonları güçlenir,” dedi.
Sıla Solaklar VERİM