Efsaneden Doğan İsim

Rivayete göre, genç bir denizci her seferinde su almak için bu kıyıya yanaştığında güzelliğiyle dillere destan Belcekız’la karşılaşır ve ona âşık olur. İkilinin kavuşmaları kısa sürer; fırtınalı bir günde denizci hayatını kaybeder. Bu acıya dayanamayan Belcekız ise kendini kayalıklardan aşağı bırakır. O günden sonra denizcinin battığı yere “Ölüdeniz”, genç kızın adını taşıyan sahile ise “Belcekız Plajı” denilmeye başlanır.

Doğanın ve Canlılığın Buluşma Noktası

Bugün Belcekız Plajı, yalnızca efsanesiyle değil, canlı yapısıyla da dikkat çekiyor. Sahil boyunca sıralanan restoranlar ve kafeler, hem yerli hem yabancı turistlerin uğrak noktası. Masmavi denizle birleşen yemyeşil doğa, ziyaretçilere hem huzur hem de görsel bir şölen sunuyor.

Su Sporları ve Yamaç Paraşütü Keyfi

Belcekız’ın berrak suları, kano ve paddleboard gibi su sporlarına meraklı olanlara eşsiz fırsatlar sunuyor. Öte yandan plaj, Babadağ’dan yapılan yamaç paraşütü uçuşlarıyla gökyüzünden izlenebilen eşsiz manzaralara da ev sahipliği yapıyor. Bu deneyim, Belcekız’ı hem denizden hem de gökyüzünden keşfetme şansı veriyor.

Zeytin Ağaçlarının Gölgesinde

Bölgenin bir diğer özelliği ise zeytincilik. Yerel halkın önemli bir geçim kaynağı olan zeytin, beldeye üretimle iç içe geçmiş huzurlu bir kimlik kazandırıyor. Tatilini sadece deniz ve güneşle sınırlamak istemeyenler için yöresel lezzetlerin izinde bir keşif rotası da burada sizi bekliyor.

Hem Gözlere Hem Kalplere Dokunan Bir Rota

Tarihinden doğasına, denizinden gökyüzüne kadar birçok güzelliği içinde barındıran Belcekız Plajı, ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunuyor. Gidenlerin yalnızca bronz bir tenle değil, kalplerinde bir efsanenin izleriyle döndüğü bu kıyı, Fethiye’nin en özel duraklarından biri olmaya devam ediyor.