Dokuz Eylül’den Kiraz’a sağlık hizmeti

Dokuz Eylül Üniversitesi, Kiraz Belediyesi ve İzmir İl Sağlık Müdürlüğü’nün iş birliğinde başlatılan ‘Cana Can Kat Projesi’ kapsamında; orta ve ileri yaş popülasyondaki kardiyovasküler risk profillerinin belirlenmesi ve hipertansiyon sıklığının saptanmasını sağlayacak sağlık taramalarının yapılacağı Kiraz Devlet Hastanesi Anjiyo Tanı Ünitesi’nin açılışı gerçekleştirildi.İZMİR (İGFA) – Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, DEÜ’nün örnek […]

Dokuz Eylül'den Kiraz'a sağlık hizmeti

Dokuz Eylül Üniversitesi, Kiraz Belediyesi ve İzmir İl Sağlık Müdürlüğü’nün iş birliğinde başlatılan ‘Cana Can Kat Projesi’ kapsamında; orta ve ileri yaş popülasyondaki kardiyovasküler risk profillerinin belirlenmesi ve hipertansiyon sıklığının saptanmasını sağlayacak sağlık taramalarının yapılacağı Kiraz Devlet Hastanesi Anjiyo Tanı Ünitesi’nin açılışı gerçekleştirildi.İZMİR (İGFA) – Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, DEÜ’nün örnek projelere imza attığını belirterek, gönüllülük esasına dayanan, milletine destek vermeyi amaç edinen bir yönetim anlayışına sahip olduklarını söyledi.
Rektör Hotar, kentin DEÜ’ye olan sevgisi ve desteği ile hizmetlerin daha da hızlı tamamlandığını belirterek, “Güzel ilçemizin gönlümüzdeki yeri çok ayrı. Biz, sadece metropolde varlık gösteren bir üniversite değiliz. Biz, aynı zamanda, kentin üniversitesi vizyonunu üstlenen ve iş birliğine açık bir yükseköğretim kurumuyuz. Dolayısıyla İzmir’in ilk Veteriner Fakültesini Kiraz’a kazandıran araştırma üniversitesi olarak, il sağlık müdürlüğümüz ve belediyemiz ile ortak yürüttüğümüz ‘Cana Can Kat Projesi’ ile hayata geçen merkezin de heyecanını birlikte yaşıyoruz. Hem halkımızın öğrencilerimizi, hocalarımızı ve faaliyetlerimizi desteklemesi hem hoca ve öğrencilerimizin gönüllü olması, bu hizmetleri yapmamıza vesile oldu. Bu nedenle çok mutluyuz, çok gururluyuz” dedi.
Devlet üniversitesi olarak, öğretim ve araştırma faaliyetlerinin yanı sıra nitelikli kamu hizmetlerini vatandaşlara sunmaya özen gösterdiklerini kaydeden Rektör Hotar, “Buradaki hassasiyetimizin temelini, aziz milletimize duyduğumuz bağlılık ve hizmet etme çabası oluşturuyor. Araştırma üniversitesi olarak, kuruluş ilke ve değerlerimizin sınırlarını, sadece akademik çalışmalarla çizmiyoruz. Biz, topluma fayda sağlayacağımız proje ve yatırımlarda geleceğimizi görüyoruz. Ülkemizin en önemli sağlık yatırımlarını bünyesinde barındıran ve bölgesel sağlık hizmeti sunan kurumumuzun kabiliyetini, bu noktada değerlendiriyoruz. Rektörlük olarak vatandaşlarımızın talep ve beklentilerini dikkate alırken; sorunlarını çözecek ve ihtiyaçlarına karşılık verecek adımları atmaya özen gösteriyoruz” diye konuştu.
Dokuz Eylulden Kiraza saglik hizmeti - Marmara Bölge: Balıkesir Son Dakika Haberleri ile Hava Durumu
KALP HASTALIKLARI RİSKLERİ TESPİT EDİLECEK
DEÜ Rektörü Prof. Dr. Hotar, “Geçtiğimiz günlerde Veteriner Fakültemiz bünyesinde kurduğumuz hayvan barınağını hizmete açtık. O günkü törende, tarafımıza iletilen bilgiler doğrultusunda, kalp hastalıkları ve hipertansiyon konusunda ilçede sağlık hizmeti ihtiyacı olduğu sonucuna ulaştık. Araştırma Uygulama Hastanemiz, Tıp Fakültemiz ve İl Sağlık Müdürlüğümüz ile iletişime geçerek ön çalışmalara başladık. Kiraz Belediyemizin de katkılarıyla işbirliği protokolünü oluşturduk. Kirazlı hemşerilerimiz için güçlerimizi birleştirerek orta ve ileri yaş grubundakilere yönelik kalp hastalıkları risklerini tespit edecek; tarama, teşhis ve tedavi süreçlerini kapsayan yeni bir işbirliği zemini oluşturduk. Bu gayretlerimizin sonucunda da Kiraz Devlet Hastanesi’nde Anjiyo Tanı Ünitesi hayata geçmiş oldu” ifadelerini kullandı.
İLK ETAPTA 650 VATANDAŞ FAYDALANACAK
“Bu merkezde, uzman hekimlerin kontrolünde 40-80 yaş arasındaki vatandaşlarımızın hem kardiyovasküler risk profillerinin belirleyecek hem de hipertansiyon sıklığını saptayacak taramalar yapılacak” diyen Rektör Hotar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Altı hafta sürmesi planlanan ve ilk etapta 650 vatandaşımızın yararlanacağı hizmetleri, gerekli olması halinde uzatacağız. Ülkemizin de yüksek risk bölgesinde olduğu gerçeğini düşündüğümüzde, bu çalışmamızın zorunluluk olduğunu görüyoruz.”
Kaynak: igf

Exit mobile version