Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Emperyal güçlerin maşası haline gelmiş olan PKK terör örgütüne karşı Iraklı kardeşlerimizin mücadelesini her seviyede destekliyoruz” ifadelerini kullanarak, “Kur’an-ı Kerim’e yönelik Avrupa’da kesintisiz devam eden bu saldırılar İkinci Dünya Savaşı öncesi kitap yakma eylemleriyle başlayan süreci andırmakta” dedi.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, iki günlük resmi ziyaret kapsamında geldiği Irak’ın başkenti Bağdat’ta Irak Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin ile ortak basın toplantısı düzenledi. Fidan, Türkiye’nin dış politikada en fazla önem ve öncelik verdiği konulardan birinin komşusu Irak ile olan ilişkileri olduğunu vurgulayarak, “Irak’ın toprak bütünlüğünün, siyasi birliğinin ve egemenliğinin korunması, dış politika önceliklerimizdendir. Bu yaklaşımımızı bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da titizlikle muhafaza edeceğiz. Irak’ı, stratejik hedeflere birlikte ulaşabileceğimiz güvenilir bir ortak olarak görüyoruz” diye konuştu.
“Kalkınma Yolu Projesi’ni de kuvvetle destekliyoruz”
Irak’ın refahını, güvenliğinin ve istikrarının, Türkiye’nin refahına, güvenliğine ve istikrarına katkı yaptığına ve yapacağına inandıklarının belirten Fidan, “Bu nedenle ifade etmek istiyorum ki Başbakan Sayın Sudani tarafından kurulan hükümeti destekliyoruz. Özellikle kendisinin ve hükümetinin Irak’ın altyapı sorunlarını çözmede gösterdiği çabayı takdirle karşılıyoruz. Sayın Sudani tarafından öncülüğü yapılan Kalkınma Yolu Projesi’ni de kuvvetle destekliyoruz. Bu stratejik hamlenin Irak’ı bölgenin ulaştırma üssü haline dönüştüreceğini düşünüyoruz. Projenin ayrıca bölgemizin istikrarına ve refahına çarpan etkisiyle katkıda bulunacağına inanıyoruz. Bu nedenle tüm bölge ülkelerini bu projeye destek vermeye çağırıyoruz” dedi.
“Ortak düşmanımız olan PKK terör örgütünün ikili ilişkilerimizi zehirlenmesine izin vermemeliyiz”
Bakan Hüseyin ile yaptığı görüşmede çok kapsamlı konuları ele aldıklarını aktaran Bakan Fidan, “Bunların başında terörle mücadele gelmekte. Ortak düşmanımız olan PKK terör örgütünün ikili ilişkilerimizi zehirlenmesine izin vermemeliyiz” dedi. Terör örgütü PKK’nın Irak egemenliğine meydan okumasına Türkiye’nin kayıtsız kalamayacağını vurgulayan Bakan Fidan, “PKK terör örgütü Sincar’ı, Mahmur’u, Kandil’i, Süleymaniye’yi ve daha birçok Irak köylerini işgal etmiş durumdadır. Suriye ve Irak arasında sınırları yok sayarak kurduğu terör koridoruyla bu iki bölgeyi birleştirme arayışındadır. Emperyal güçlerin maşası haline gelmiş olan PKK terör örgütüne karşı Iraklı kardeşlerimizin mücadelesini her seviyede destekliyoruz” dedi.
Irak’tan dostluk ve kardeşlik gereği PKK’yı resmen terör örgütü olarak tanımalarını beklediklerini ifade eden Bakan Fidan, “Biz ismi ne olursa olsun ister PKK, ister DEAŞ, Irak’ın toprak bütünlüğüne, siyasi birliğine kasteden, Iraklı kardeşlerimizin istikrar ve refahına göz diken, insanlık suçu işleyen her türlü terör örgütüne karşı mücadelede Irak’la birlikte çalışmaya hazırız” dedi.
Türkiye’nin Irak’la ekonomik ilişkilerine çok büyük önem verdiğini belirten Fidan, “An itibariyle ticaret hacmimiz 25 milyar dolara yaklaşmaktadır. Fakat bu gerçek potansiyelimizin çok gerisinde bir rakamdır. Bunu daha da ileri taşımak için şüphesiz karşılıklı atmamız gereken bir takım adımlar var. Bunu Sayın Bakan’la da müzakere ettik. Bazı ahdi zeminde gerçekleştirilmesi gereken anlaşmalar var. O konuda beraber çalışacağız. Ticaret dünyasının sıkıntı yaşamaması için neler yapılması gerekiyor? Bu konuda karşılıklı fikir alışverişinde bulunduk. Atmamız gereken adımlar konusunda fikir birliğine vardık” dedi.
“Irak’ın yaşadığı su sıkıntısını yakından takip etmekteyiz”
Bakan Hüseyin ile yaptıkları görüşmede su meselesini de ele aldıklarını ifade eden Fidan, “Irak’ın yaşadığı su sıkıntısını yakından takip etmekteyiz. Başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere bu konuya tamamen insani bakımdan yaklaştığımızın bilinmesini isterim. Bildiğiniz gibi bölgemiz son yılların en kurak döneminden geçmekte. Su konusunda bilimsel ve akılcı temelde iş birliğine dayalı ve kesintisiz işleyen bir diyalog mekanizmasının kurulmasına önem vermekteyiz ve bu konuda beraber çalışmalarımızı daha kurumsal daha sistemli hale getirme konusunda değerli dostumla fikir birliğine vardık” dedi.
“Kur’an-ı Kerim’e yönelik Avrupa’da kesintisiz devam eden bu saldırılar İkinci Dünya Savaşı öncesi kitap yakma eylemleriyle başlayan süreci andırmakta”
Bkana Hüseyin ile bazı Avrupa ülkelerinde Kur’an-ı Kerim’e yönelik provokatif saldırıları ele aldıklarını aktaran Bakan Fidan, “Kur’an-ı Kerim’e yönelik aşağılık saldırılar ve İslam düşmanlığı maalesef Avrupa’da bir salgın gibi yayılmaya devam etmekte. Daha önceki çeşitli vesilelerle söylediğim gibi Kur’an-ı Kerim’e yönelik Avrupa’da kesintisiz devam eden bu saldırılar İkinci Dünya Savaşı öncesi kitap yapma eylemleriyle başlayan süreci andırmakta. Kitapların yakılmasıyla başlayan bu süreç sonunda toplama kamplarına dönüşmüştü. Bu tehdide karşı İslam dünyası olarak birlikte mücadele etmekteyiz” dedi.
“Kutsal kitapların yakılması, Birleşmiş Milletler tarafından dini nefret ve uluslararası hukukun ihlali olarak tanımlandı”
Bakan Hüseyin’in de girişimiyle İslam İşbirliği Teşkilatı Dışişleri Bakanlığı olarak olağanüstü toplandıklarını hatırlatan Fidan, “İslam İşbirliği Teşkilatı bünyesindeki çalışmalarımız neticesinde kutsal kitapların yakılması, Birleşmiş Milletler tarafından dini nefret ve uluslararası hukukun ihlali olarak tanımlandı. Bu İslam düşmanlığıyla mücadelede tarihi bir adım teşkil etti. Ben katkısından dolayı değerli dostuma tekrar teşekkür etmek istiyorum. Eğer biz birlik içerisinde olursak kutsal değerlerimize saldıranlar harekete geçmeden önce bir kez daha düşünecekler” dedi.
Kaynak: iha