Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Bu Koyda Deniz Hep Ilık, Hep Sessiz!

İki denizin buluştuğu noktada, rüzgarın bile sustuğu bir koy… Eylülde bile ılık sularıyla büyüleyen Balıkaşıran, doğanın kucağında gerçek bir huzur durağı.

İki denizin buluştuğu noktada, rüzgarın bile sustuğu bir koy... Eylülde

Datça Yarımadası’nın en dar yerinde, Ege ile Akdeniz’in el sıkıştığı özel bir nokta var: Balıkaşıran Koyu. Adını kimi rivayetlere göre havada uçan balıklardan, kimilerine göre omuzlarda taşınan kayıklardan alıyor. Burası öyle büyülü ki, bu daracık geçidi aşan herkes artık “Datça’nın sakini” sayılıyor.

Doğa ve Sessizlikle Sarılı Bir Tatil

Koyun içine adım attığınız anda sizi çevreleyen sessizlik, çam kokusu ve sakin sular ilk fark edilen detaylar. Burada ne kalabalık var ne de yüksek sesli eğlenceler. Birkaç balıkçı teknesi, kıyıda sallanan ağlar ve güneşin aydınlattığı altın sarısı kumlar… Karavanla gelenler, yürüyerek ulaşan gezginler ya da doğaya sığınmak isteyen yalnız ruhlar için Balıkaşıran gerçek bir sığınak.

ekran resmi 2025 09 01 165435 - Marmara Bölge Gazetesi

Sadun Boro’nun Sayfalarında Yaşayan Koy

Sadun Boro’nun deniz anılarını kaleme aldığı satırlarda yer bulan bu koy, hem görselliği hem suyun kalitesiyle dikkat çekiyor. Yaz mevsimini geride bırakırken bile su ılık, berrak ve dinlendirici. Kimi zaman denize girenler denizaltını net bir şekilde görebiliyor, kimi zaman suyun içinde adeta bir termal havuzdaymış gibi hissediyor.

Rüzgara Rağmen Deniz Durgun

Balıkaşıran’ı özel kılan yönlerden biri de, sert Eylül rüzgarlarına rağmen denizin neredeyse hiç dalga yapmaması. Koyun yapısı, doğanın ona sunduğu korunaklı mimari sayesinde sular hep durgun kalıyor. Bu özellik hem tekneler için güvenli bir liman anlamına geliyor hem de yüzmek isteyenler için benzersiz bir konfor sunuyor.

Fotoğrafçılar ve Doğaseverler İçin Açık Hava Cenneti

Koyun doğal yapısı, kayalık kıyıları ve çamlarla çevrili koyu yeşil alanları fotoğrafçıların hayran kalacağı türden görüntüler oluşturuyor. Gün batımıyla birlikte her şey altın tonlarına bürünürken, gökyüzüyle deniz birleşiyor. Burası yalnızca gözle değil, ruhla da izlenmesi gereken bir manzara sunuyor.

Zor Yolu Olan Gizli Cennet

Balıkaşıran’a ulaşmak için önce Datça–Marmaris yolunu takip ediyor, ardından yön levhası olmayan toprak bir yola giriyorsunuz. Yaklaşık 1.2 kilometrelik taşlı yol, sizi kalabalıktan uzak, izole bir doğa harikasına ulaştırıyor. Sahilden yürüyerek ya da tekneyle ulaşmak da mümkün. Hatta bu yolculuğun zorluğu, varış noktasındaki manzaranın kıymetini daha da artırıyor.

Datça’nın Saklı Cevheri

Burası ne sosyal medyada sıkça karşılaştığınız pozlarla dolu ne de ünlülerin favori rotası. Tam tersine, az bilinen ama gönüllere taht kuran bir yer. Herkesin değil, gerçekten arayanların bulduğu bir cevher. Doğayla baş başa, basit ama derin bir huzur arayanlar için Balıkaşıran gerçek anlamda bir “yavaş yaşam” noktası.

Serpil ADAK