Tarihsel belgeler ve resmi kaynaklara göre, Çal ilçesi uzun yıllar Osmanlı’nın Kütahya Sancağı’na bağlı bir nahiye olarak yönetildi. 1826 yılında İzmir’e, daha sonra Aydın’a bağlanan bölge, 1882 yılında kurulan Denizli Sancağı’nın parçası haline geldi. 1886 yılında ise resmen ilçe statüsüne kavuştu.
Denizli’nin En Güzel İlçelerinden Biri Oldu
Geçmişte farklı idari yapılar altında yer alan Çal, günümüzde Denizli’nin en özel ilçelerinden biri olarak anılıyor. Hem tarihi dokusu hem de doğal zenginlikleriyle ziyaretçilerini kendine hayran bırakıyor.
Çal’a Ulaşım Nasıl Sağlanır?
Denizli şehir merkezine 65 kilometre mesafede bulunan Çal’a ulaşım oldukça kolay. İlçeye, şehir otogarından düzenli olarak hareket eden Çal Birlik ve Akkent Birlik minibüsleriyle erişim sağlanabiliyor. Ayrıca Bekilli ilçesinden ve çevre yerleşim yerlerinden gelen minibüsler de ilçeye ulaşımda aktif rol oynuyor. Çardak Havalimanı ise ilçeye yaklaşık 60 kilometre uzaklıkta yer alıyor.
Çal’da Görülmesi Gereken Yerler
Çal Belediyesi’nin paylaştığı bilgilere göre, ilçede ziyaret edilmesi önerilen birçok doğal ve tarihi alan bulunuyor:
- Kumral Mesire Alanı: Doğayla baş başa vakit geçirmek isteyenlerin uğrak noktası.
- Kısık Kanyonu: Doğa yürüyüşleri ve macera tutkunları için ideal bir rota.
- Kırık Minare: İlçenin tarihi kimliğini yansıtan özgün bir yapı.
- Hançalar Deresi: Sakinliği ve doğallığıyla huzur verici bir nokta.
- Apollon Tapınağı: Antik çağdan kalma kalıntılarıyla dikkat çekiyor.
- Ekşi Höyük ve Aşağıseyit Höyüğü: Arkeoloji meraklıları için önemli keşif alanları.
- Ağlayan Kaya Şelalesi: Etkileyici manzarası ve ilginç ismiyle ilgi odağı.
- Çökelez Dağı: Doğa sporları ve manzara seyri için tercih edilen bir yükselti.
- Kaplanlar Göleti: Sessizliğiyle ruhu dinlendiren doğal bir alan.
- Tozlukara Köprüsü: Tarih ve fotoğraf tutkunları için eşsiz bir durak.
HABER MERKEZİ