Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Serkan Tatoğlu
Serkan Tatoğlu

Bir Beyaz Sessizlik: Japon Kar Perisi Kuşu Üzerine

Her şeyin hızla akıp gittiği bu çağda, bir an durup sadece “beyaz”ı seyretmek ister misiniz? Üstelik bu beyazlık, kar taneleriyle değil, bir kuşun tüylerinden sızıyor: Japon Kar Perisi Kuşu.

Adını duyduğunuzda bir masal kahramanı gibi geliyor kulağa değil mi? Öyle de aslında. Japonya’nın karla kaplı kuzey bölgelerinde, dalların üzerine tünemiş bir zarafet, bir kırılganlık sembolü. Minik gövdesi, inci gibi bembeyaz tüyleri, gözlerinin etrafındaki siyah boncuk çizgiyle adeta doğanın en sade ama en etkileyici sanatı.

Doğanın Zarif İmzası

Latince adı Aegithalos caudatus japonicus. Halk arasında “Shima-enaga” olarak biliniyor. 13-14 cm’lik boyuna rağmen, sevimliliğiyle ekranda gördüğünüz her şeyi unutturacak kadar etkileyici. En dikkat çekici özelliği ise kuyruklarının uzunluğu ve yüz ifadesindeki o sonsuz masumluk.

Japon halkı onu sadece bir kuş olarak değil, bir ilham kaynağı olarak görüyor. Hediyelik eşyaların, kırtasiye ürünlerinin, seramiklerin ve çocuk kitaplarının vazgeçilmez kahramanı. Hatta Japonya’da bazı insanlar, bu kuşun görülmesini “şansın habercisi” olarak yorumluyor.

Sessizliğin Sesi

Kar Perisi Kuşu, kışın en sessiz zamanında belirir. Bir beyazlıkla bütünleşir ve öylece kalır. Çığlık atmaz, bağırmaz. Hırçın değildir. Belki de bu yüzden bizi büyülüyor. Çünkü biz insanlar, sessiz olanı çok geç fark ediyoruz. Bu kuş ise doğanın fısıltı halinde bize sunduğu bir mucize gibi.

İnsanlığın Yorgunluğuna Bir İyileşme

Yüzünüze bir tebessüm konduracak kadar sevimli olan bu kuş, aslında ruhumuza da iyi geliyor. Belki bir fotoğrafıyla belki de bir kısa video görüntüsüyle… Görür görmez içimizdeki çocuk uyanıyor. Belki de bu yüzden Kar Perisi Kuşu’nu gördüğümüzde “ne kadar tatlı” demekle kalmıyor, onunla göz göze gelince bir huzur buluyoruz.

Koruyalım, Kaybetmeyelim

Ama tüm güzellikler gibi onun da tehdit altında olduğunu unutmamak gerek. İklim değişikliği, ormanların tahribatı, kentsel yayılma… Tüm bunlar bu küçücük kuşun hayatını zorlaştırıyor. Doğanın bu kadar nazik bir eserini kaybetmemek için yalnızca izlemek değil, sahip çıkmak da gerekiyor.

 

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER