Zemin Oturuyor, Sıvılaşıyor, Şehir Sallanıyor!
Bandırma’nın büyük bir bölümü; oturma, şişme, sıvılaşma gibi özellikler gösteren problemli zemin üzerinde yer alıyor. Bu da, olası bir depremde yalnızca sarsıntının değil, zeminden kaynaklı ikincil tehlikelerin de yaşanabileceği anlamına geliyor. Uzmanlar, bu tarz zeminlerde binaların taşıma kapasitesinin azalabileceğini, çökmelerin ve ağır hasarların daha muhtemel olduğunu vurguluyor.
Fay Üzerinde Bir Yaşam: Hem Denizde, Hem Karada Tehlike Var
Bandırma’yı tehdit eden sadece Marmara Denizi’nin altından geçen diri faylar değil. İlçenin şehir merkezinden de aktif fay hatları geçiyor. Bu durum, Bandırma’yı hem deniz kaynaklı, hem kara kaynaklı depremlere karşı çift yönlü risk altına sokuyor.
Jeoloji Mühendisleri Odası’nın raporlarına göre, Bandırma’da yapılaşmanın büyük bölümü bu aktif fayların çevresinde ve zayıf zeminli alanlarda yoğunlaşmış durumda. Bu da deprem anında hem yıkım riskini hem de can kaybı tehlikesini artırıyor.
Uzmanlar Ne Diyor?
Deprem bilimciler, Marmara Denizi’nde beklenen büyük depremin 7 ve üzeri büyüklüğünde olabileceğini ve bu depremin Bandırma gibi fay hattına yakın yerleşimlerde ciddi sonuçlar doğurabileceğini sık sık dile getiriyor. Özellikle zemin sıvılaşması gibi etkilerin, depremin yıkıcılığını katlayabileceği belirtiliyor.
Bandırmalılara Hayati Uyarı: Önlem Almak Şart
Yetkililer ve yerel yönetimler, olası bir deprem felaketine karşı vatandaşları uyarıyor. Zemin etüdü yapılmamış alanlara yapılaşma izni verilmemesi, eski ve dayanıksız binaların kentsel dönüşüme girmesi, toplanma alanlarının belirlenip duyurulması, deprem bilincinin artırılması gibi önlemler artık ertelenemeyecek kadar önemli hale geldi.
HABER MERKEZİ