Tüm gayretin, halkın sağlıklı ve güvenilir gıdaya kesintisiz ulaşmasını sağlamak için olduğunu belirten Yumaklı, bunun için Türkiye’nin gıda mevzuatını hazırladıklarını ve 720 bin işletmede denetim yaptıklarını anlattı.
Bakan Yumaklı, üretim, satış ve toplu tüketim yerlerinde her yıl ortalama 1 milyon 300 binin üzerinde denetim yaptıklarına işaret ederek, planlanmış denetimlere ilave olarak eş zamanlı sektörel denetimlerin de gerçekleştirildiğini aktardı.
Uluslararası standartlara ve alt yapıya sahip 41 kamu gıda laboratuvarında analizler yapıldığına dikkati çeken Yumaklı, gıda güvenilirliğinde sadece denetleyici değil, aynı zamanda düzenleyici kurum olduklarını ifade etti.
Bakan Yumaklı, toplantıda, bakanlıkça hazırlanan Türk Gıda Kodeksi mevzuat taslaklarının nihai değerlendirmesini yapacaklarını belirterek, komisyonda Tarım ve Orman Bakanlığının yanı sıra Sağlık Bakanlığı, Türk Standartları Enstitüsü, gıda konusunda en fazla üyeye sahip STK temsilcisi olarak Türkiye Gıda ve İçecek Sanayi Dernekleri Federasyonu yetkilileri ve 4 bilim insanın bulunduğunu anımsattı.
Komisyonun her yıl 3-4 kez toplandığını ve ihtiyaç halinde bu sayının artabileceğine işaret eden Yumaklı, “Gıda güvenilirliğine ilişkin 103 Türk Gıda Kodeksi mevzuatımız var. Hijyen kuralları, resmi kontrol, kayıt ve onay mevzuatı ile 200’ün üzerinde ikincil gıda mevzuatımız bulunuyor. Gıda mevzuatı alt yapımız, dünya standartlarında ve birçok ülkeden çok daha iyi.” diye konuştu.
Bakan Yumaklı, gıda mevzuat çalışmalarında uluslararası düzenlemeleri de dikkate aldıklarını, bu çalışmalarda üniversiteler, bakanlıklar, sektör ve sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yapıldığını aktardı.
“GIDA KONUSUNDA DA REFORM DENİLEBİLECEK DÜZENLEMELER YAPTIK”
Türkiye’ye özgü geleneksel ve yöresel ürünleri korumak ve yaşatmak için gerekli önlemlerin alındığını vurgulayan Yumaklı, “Son birkaç ayda tarım alanında yaptığımız devrim niteliğindeki değişikliklerin yanında, gıda konusunda da reform denilebilecek düzenlemeler yaptık. Yakın zamanda gıda katkı maddelerinde yaptığımız değişiklikler bunun bir örneği. Değişiklikle peynir helvası, saray helvası, çekme helva, tahin helvası, yaz helvası gibi yöresel ürünlerde renklendiriciyi yasakladık. Baklava, kaymak gibi ürünlerde tüm katkı maddelerinin kullanımını yasakladık.” şeklinde konuştu.
Yumaklı, bu düzenlemelerle aynı zamanda tüketicilerin yanıltılmasının da önlendiğine işaret ederek, taklit ve tağşişin önüne geçmek için adımlar attıklarını belirtti.
Geçen yıl yaptıkları düzenlemeyle nar ekşisi izlenimi veren nar ekşisi sosu, nar aromalı sos gibi ürünlerin yurt içi piyasaya arzını yasakladıklarını anımsatan Yumaklı, “Daha önce yaptığımız düzenlemeyle bal aromalı şurup ve pekmez izlenimi veren ürünleri yasaklamıştık. Benzer şekilde limon suyu izlenimi veren limon sosu gibi ürünlerin yurt içi piyasaya arzını da yasaklayacağız.” dedi.
Bakan Yumaklı, fermente sucuk, çiğ et döner ve kanatlı dönerde kıvam artırıcı ve su tutma özelliği olan gıda katkı maddelerini de yasakladıklarını hatırlatarak, dondurmanın yenilebilir buzlu ürünlerle karıştırılmaması için ürün adının temel görüş alanında yazılmasını zorunlu hale getirdiklerini anlattı.
Tüketici sağlığını korumak için ekmek, salça, ayran, peynir, pastırma gibi ürünlerde tuz oranını düşürdüklerini ifade eden Yumaklı, meyve suyunda ilave şeker kullanımını yasakladıklarını hatırlattı.
“EN İYİ GIDA DENETÇİSİ TÜKETİCİ”
Yumaklı, son dönemde sıkça gündeme gelen “yapay et” ve “böcek unu” konusuna da açıklık getirmek istediğini belirterek, şunları kaydetti: “Zaman zaman ‘Bakanlık yapay ete izin verdi’ gibi haberler, paylaşımlar yapılıyor. Yapay et kesinlikle gündemimizde yok arkadaşlar. Yapay et üretimine izin verilmesi asla söz konusu değil. Yapay et konusunda herhangi mevzuat çalışmamız bulunmadığını da belirtmek isterim. Biz, ülkemiz hayvancılığını geliştirmek için çalışıyoruz. Hayvan varlığımızı arttırmak için politikalar üretiyoruz. Yapay et konusunu asla gündemimize almayacağımızı ifade etmek isterim. Benzer şekilde deniliyor ki ‘Bakanlık gıdalarda böcek ununa izin verdi.’ Böyle bir izin de asla söz konusu değildir. Buna ilişkin bir çalışmamız da yoktur. Vatandaşlarımız müsterih olsun.”
Türkiye’deki mevzuatı hazırlamanın yanında, uluslararası mevzuat düzenlemelerine de katkı sunduklarını dile getiren Bakan Yumaklı, Türkiye’nin, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ve Dünya Sağlık Örgütünün (WHO) ortak kurduğu, Kodeks Alimentarus Komisyonu’nun ilk üyesi olduğunu belirtti.
Yumaklı, en iyi gıda denetçisinin tüketici olduğunu vurgulayarak, “Tüketicilerimizin gıda etiketlerini dikkatli okumasını, şikâyet, öneri ve ihbarlarını bakanlığımızın ilgili iletişim kanallarına iletmelerini rica ediyorum.” ifadesini kullandı.
Bakan Yumaklı’nın konuşmasının ardından toplantı basına kapalı devam etti. Ayrıca bu toplantı, bakan düzeyinde katılımın sağlandığı ilk Ulusal Gıda Kodeks Komisyon Toplantısı oldu.
Burcu DEMİR