Silah Tedariki Vurgusu
Federal Meclis’te milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Wadephul, hükümetin İsrail’in savaş yönetimine ilişkin tavrını değerlendirdi. Almanya’nın politikasının uluslararası hukuk ve insancıl hukuk çerçevesinde şekillendiğini belirten Wadephul, “Bu duruşumuz, silah tedariki de dahil olmak üzere tüm siyaset alanlarını kapsıyor” ifadelerini kullandı.

Wadephul, İsrail’in Husiler, Hizbullah ve Hamas gibi gruplardan gelen saldırılarla karşı karşıya olduğunu belirterek, bu nedenle İsrail’e verilen desteğin hayati olduğunu savundu.
“İsrail’in Güvenliği Almanya’nın Devlet Meselesidir”
Dışişleri Bakanı Wadephul, İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar ile Berlin’de bir görüşme gerçekleştireceğini de duyurdu. Görüşmenin, iki ülke arasındaki stratejik ilişkilerin geleceği açısından önem taşıdığı belirtiliyor.

Açıklamalarında Almanya’nın tarihi sorumluluğuna da dikkat çeken Wadephul, İsrail’in güvenliğinin ve varlığının savunulmasının Almanya için bir “devlet meselesi” (Staatsraeson) olduğunu belirtti. Wadephul, “Geçmişte Almanlar tarafından Yahudilere yapılanların unutulmaması gerektiğini” vurguladı ve Almanya’nın Yahudi devletine karşı özel bir sorumluluğu olduğunu dile getirdi.
Gizlilik Vurgusu
Silah tedariki konusunda detay vermeyen Wadephul, Federal Güvenlik Konseyi’nde alınan kararların gizlilik ilkesine bağlı kalındığını hatırlatarak, “Bu iyi ve doğrudur” ifadeleriyle tartışmalara kapıyı kapattı.
Dünya Gündeminde Almanya-İsrail İlişkileri
Wadephul’un açıklamaları, uluslararası basında geniş yankı uyandırırken, Almanya’nın İsrail’e verdiği destek dünya kamuoyunda tartışma konusu oldu. Eleştiriler olsa da Berlin yönetimi, tarihi sorumluluğuna sadık kalacağını ve İsrail’in güvenliğini temel öncelik olarak görmeye devam edeceğini net bir şekilde ortaya koymuş oldu.
HABER MERKEZİ

