Mersin Akdeniz Belediye Başkanı Mustafa Gültak, Kırmızı Lacivert İşhanı’yla ilgili hukukun verdiği kararı uygulamak zorunda olduklarını vurgulayarak, “Ancak Zafer Çarşısıyla ilgili Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın onayladığı bir belge elimizde yok. Burada esnafla sanki Akdeniz Belediye Başkanının bir sorunu varmış gibi duruma getiriyorlar. Ne Akdeniz Belediye Başkanının ne Cumhur İttifakı’nın Mersin’deki esnaflarla hiçbir sorunu olamaz, esnaf bizim kardeşimizdir” dedi.
Başkan Gültak, bir süredir yıkılmasıyla gündemde olan Zafer Çarşısını ziyaret ederek, esnafla buluştu. Burada konuşan Başkan Gültak, bu konunun yeni olmadığını dile getirdi. Buranın durumuyla ilgili esnafların çok kez kendini ziyaret ettiğini kaydeden Gültak, “Her seferinde onlara şunu söyledim. Gidin, Büyükşehir Belediye Başkanıyla ortak bir yol bulun. Kavga etmeyin, gerek yok dedik. Şuna katılıyorum. Buraların yıkılıp, yeniden revize edilmesi, yeniden pasajların yapılması yeni bir iş değil, yıllardır bekleyen bir iş. Bunu kimse inkar etmiyor. Bende etmiyorum, esnafta etmiyor. Hemen seçildiğimiz yıllarda yenilediğimiz bir çiçek pasajı var. Buraya eskiden 3 müşteri giriyorsa, yenilendikten sonra 30 müşteri girmeye başladı. Bunu biz yaptık. Demek ki olabiliyormuş. Bizim derdimiz burada kimseye siyasi olarak birşey söylemek değil ama esnafla didişmenin bir anlamı da yok. 2015 yılında benim milletvekili olduğum dönemde Mersin merkezle ilgili Bakanlar Kurulunun verdiği kararla bu bölgelerin tamamı yenile alanı olarak ilan edilmiş. Yani bu tür riskli yapıların, tarihi yerlerin olduğu, şehrin göbeğindeki yerlerle ilgili Bakanlar Kurulu neden yenile alanı olarak ilan ediyor biliyor musunuz? Yöredeki belediye başkanlarının eli kuvvetli olsun diye. Buralarda çok hızlı ilerleme kaydedebiliyorsunuz. Mahkemelere takılmıyorsunuz ve şehri hızlı bir şekilde dizayn edilsin diye 2015 yılında yenile alanı zaten ilan edilmiş. Yenileme alanının boyutu büyük. Bu yüzden Büyükşehir Belediyesi de çok büyük alan olduğu için bir anda yapamam dedi, bu doğru. Meclisten yetki istedi ve etaplara bölmek istedi, bizde Cumhur İttifakı olarak Büyükşehir Belediye Başkanına verdik. İlk etap burası. Türkiye’de hiç kimse, hiçbir kurum yasalardan üstün değildir. Kırmızı Lacivert İşhanıyla ilgili Çevre Bakanlığının da onayı bulunan riskli yapı raporu var. Bunu inkar etmiyoruz. Burada biz esnaflara tebligatlar yaptık. Bazı esnaflarımız boşalttı. Kanun diyor ki bakanlığın onayladığı riskli alan varsa bunun yıkımı büyükşehirlerde ilçe belediyesine aittir. Ben bunu Büyükşehir Belediye Başkanına da söyledim. Ben hatta ’burada taşeron firmayım’ dedim. Mal sahibi sensin, davayı açan sensin, riskli kararı aldıran sensin, bütün işlemleri başlatan sensin, yasadaki ve mevzuattaki konuyu iyi bildiğin için beni esnafla karşı karşıya getirmeye çalışıyorlar. Kusura bakmayın, burada ben bir taraf değil. Kanun bunu emrediyor. Ben kanundan üstün değilim. Kırmızı Lacivertle ilgili durum bu şekilde” diye konuştu.
“Zafer Çarşısı’nın riskli yapı olduğuna dahil bakanlığın onayladığı bir belge yok”
Yasaları uygulamak zorunda olduğunu vurgulayan Gültak, “Buna mecburum. Tebligatları yapacağım yasa ne diyorsa onu yapmak zorundayız. Sizin mahkemeniz devam eder, yürütmeyi durdurma alırsınız bunlar ayrı konular. Bunlar bize iletildiğinde onları da uygularız. Diğer ikinci konu da Zafer Çarşısı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızla yapılan yazışmalar sonucunda Zafer Çarşısıyla ilgili bakanlığımızın onayladığı riskli yapı diye bir belge elimizde yok. Şimdi benim 6336’ya girme şansımda yok. Burada muhatap yine Büyükşehir Belediyesi. Gitmiş lisanslı bir firmayLA burayla ilgili bazı işlemler yapmış ve burayı riskli alan ilan etmiş. Burada kendisi şunu yapabilir. Kendi yetkili , bunu bana atmasına gerek yok. 6336’ya girmediği için lisanslı bir firmayla bu işi yaptırdıysan tebligatları kendin yaparsın, yıkımı da kendin yaparsın. Biz cevap olarak bunu Büyükşehir Belediyesine gönderdik. Burada esnafla sanki Akdeniz Belediye Başkanının bir sorunu varmış gibi duruma getiriyorlar. Ne Akdeniz Belediye Başkanının ne Cumhur İttifakının Mersin’deki esnaflarla hiçbir sorunu olamaz, esnaf bizim kardeşimizdir” şeklinde konuştu.
“Gelin TOKİ’den de destek alarak bu şehri yeniden yapalım”
4 yıldır kentsel dönüşüm dediklerinin altını çizen Gültak, “Bizimle sürekli alay ettiler. 6 Şubat’ta keşke yaşanmasıydı ama yaşandı. Kahramanmaraş merkezli belki de dünyanın en büyük karasal hareketlenmelerinden biri yaşandı. Bundan sonra bizimle alay edenler, Afet ve Depremle ilgili daire başkanlığı kurdular. Bende çok geç kaldınız ama iyi bir iş yaptınız dedim. Hamam Sokağı, Bit Pazarı, Kasaplar Çarşısı, Balık Pazarı, Çamlıbel ve Karaduvar. Seçildiğim günden beri buralarla ilgili Büyükşehir Belediyesiyle resmi yazışmalar var. Buraların yetkisini bana ver ben yapayım dedim. Hepsine ret verdiler. Biz yapacağız dedi, saygı duyduk ama seçime çok kısa süre var hiçbirşey yapılmadı. Bu güzel şehre bu şekilde bir çarşı ne esnafımıza ne vatandaşımıza yakışmıyor. Bu çok doğru, hadi yapalım diyoruz sen yapamazsın. Sen yap diyoruz, yapmıyor. Bakın Çiçek Pasajı örnektir. Gelin kalan bölgeleri de TOKİ’den de destek alarak bu şehri yeniden yapalım. Buralara güzel pasajlar yapalım. Esnaf kaliteli hizmet versin. 50’den fazla ülke gezdim. Hiçbir ülkede 3 dönümlük meydan görmedim. Meydanlar 50, 100, 200 dönüm olur. Burayı meydan yapmak için tutturdular. Bu bölgenin meydana ihtiyacı yok. Biz esnafımızın yanındayız. Burada esnaf yıkılmasın demiyor ama proje görmek istiyor. Yeniden kendilerine buralarda yer yapılmasını istiyor. Biz sadece hukuk kararlarını uyguluyoruz yoksa bizim esnafla bir problemimiz yok. Burada esnafla problemi olan Büyükşehir Belediyesidir. Burada belediye başkanı esnafla inatlaşmamalı. Yıkacaksa da gelsin esnafın önünde bir proje koysun ki herkesin içi rahatlasın” dedi.
Kaynak: iha