Bazen hayatın telaşında gözümüz hep büyük olanı, gösterişli olanı, “vav” dedirteni arar ya… İşte tam o anda çıkıyor karşımıza dik dik. Hayır, bakış atmaktan söz etmiyorum; Afrika savanlarının gizli kahramanı, minik mi minik bir antiloptan söz ediyorum: Dik dik. Adını bile duyunca insanın gülümsesi geliyor değil mi?
Boyu en fazla 40 santimetre, kilosu 5’i zor buluyor ama karakteri… Ah, işte o dev gibi! Bir de şu burnuna bakın: burnu yukarı doğru kalkık, ince uzun… Resmen “Ben küçük olabilirim ama burnum karakterimi yansıtır” der gibi.
Doğanın Minyatür Zarafeti
Dik dik’ler Doğu ve Güney Afrika’nın otlaklarında yaşıyor. Aslında gözümüzü biraz zorlasak bir çalının gölgesinde saklanmış bir tanesiyle göz göze bile gelebiliriz ama öyle utangaçlar ki genelde görünmeden kayboluyorlar. Adeta savanın ninja ceylanları gibi.
Ama iş sessizlikte saklı. Çünkü onlar için görünmez olmak hayatta kalmanın tek yolu. Küçük bedenleri, çeviklikleri ve hızlı refleksleriyle leoparların, kartalların, çakalların radarından ustalıkla kaçmayı başarıyorlar.
Sevmenin Minik Hâli
Belki de en büyüleyici tarafları, tek eşli olmaları. Evet Şefim, minik dik dik hayatında yalnızca birini seçiyor. Yaşamı boyunca onunla birlikte hareket ediyor. Ormanda yürüyen bir dik dik gördüyseniz, bilin ki yakın bir yerde bir diğeri de vardır; belki bir çalının ardında, belki bir taşın dibinde.
Dik dik’ler, eşleriyle birlikte bir yaşam alanı belirliyor ve orayı titizlikle koruyorlar. Her adımları, her duruşları adeta “burası bizim” diyor. Bu kadar küçük bir bedene bu kadar çok sadakat, bu kadar çok aidiyet duygusu nasıl sığar, insan hayran kalıyor.
Küçük Olmak, Zayıf Olmak Değildir
Dik dik bize şunu öğretiyor: Görünüş bazen çok yanıltıcıdır. Büyük olmak güçlü olmak değildir. Sessiz olmak zayıf olmak değildir. Sadakat, cesaret, bağlılık bazen 30 santimlik bir kalpte de yer bulabilir.
Koca savanda, dev yırtıcıların gölgesinde yaşayıp hâlâ bir hayat kurabiliyorsan, işte o zaman hayata gerçek anlamda kafa tutuyorsundur.
O yüzden Şefim, bir gün kendinizi küçük, yetersiz ya da görünmez hissederseniz… Dik dik’i hatırlayın. Minicik adımlarla koskoca bir dünyada ayakta durmanın ne kadar asil ve zarif olabileceğini size o anlatacaktır.
YORUMLAR