Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

6-8 Ekim olayı mağduru Mehmet Gökgüz: “Kılıçdaroğlu sadece Kürtleri kandırıp oy alma peşindeydi”

13. Cumhurbaşkanlığı seçiminden önce

13. Cumhurbaşkanlığı seçiminden önce CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘Kavala ve Demirtaş’ı serbest bırakacağız’ cümlesini kendine siyasi malzeme edindiğini belirten 6-8 Ekim olayı mağdurlarından Mehmet Gökgüz, “Kılıçdaroğlu’nun gayesi hiçbir zaman Kürtler olmamış ve olmaz da” dedi.
28 Mayıs tarihinde Türkiye’de gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan tekrar 13. Cumhurbaşkanı olarak seçildi. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu seçim propagandasında Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala’yı Cumhurbaşkanı seçildiğinde serbest bırakacağını söylemişti. Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ ve 9 HDP milletvekili ’suç işlemek amacıyla örgüt kurmak’, ’terör örgütü üyesi olmak’, ’silahlı terör örgütüne üye olmak’, ’örgüt adına suç işlemek’ gibi iddialarla 4 Kasım 2016 tarihinde gözaltına alınmıştı, daha sonra tutuklanarak Edirne F Tipi Cezaevi’ne gönderilmişti.
6-8 Ekim olaylarında hayatını kaybeden Hasan Gökgüz’ün babası Mehmet Gökgüz, seçim vaadi olarak eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ı cezaevinden çıkarmayı vadeden Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu hareketinin, Kürtlerden oy almak için bir proje olduğunu belirtti.
“Kılıçdaroğlu sadece Kürtleri kandırıp oy alma peşinde”
Kılıçdaroğlu’nun Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde hiçbir zaman Kürtler adına bir söylemde bulunmadığını söyleyen Gökgüz, “CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanlığı seçiminde 6-8 Ekim olayını kendine malzeme yaptı. Kılıçdaroğlu, ‘Selahattin Demirtaş boşuna cezaevinde yatıyor’ gibi söylemlerde bulunarak kendine bu olayı malzeme edindi. Demirtaş’a mazlum ve suçsuz diyordu. Peki o mazlumsa bu olayda hayatını kaybedenler kimdir? 16 yaşındaki, 20 yaşındaki çocuklar mı suçludur? 6-8 Ekim olayı davasından cezaevinde yatan Demirtaş’ı çıkarmak için söylediği cümleler sadece Kürtlerden oy almak içindi. Tek hedefleri Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı indirmekti ve gerçekleşemedi. Kılıçdaroğlu’nun gayesi hiçbir zaman Kürtler olmamış ve olmaz da. Kılıçdaroğlu şimdiye kadar Kürtler için ne yaptı? Mecliste Kürtler için hiçbir çalışma yapmadı. Seçim zamanı gelene kadar hiç Kürtler ile ilgili bir cümle dahi söylemedi. Kılıçdaroğlu sadece Kürtleri kandırıp oy alma peşindedir. Bunların gayesi Müslümanları yok etmektir. Madem Demirtaş mazlum, bizim çocuklarımız nedir? Bizim çocuklarımızın tek amacı fakir fukaraya kurban eti dağıtmaktı. Ellerinde ne silah vardı ne de bir bomba vardı. Ellerinde sadece et poşeti vardı” dedi.
“Allah’a hamdolsun Kılıçdaroğlu ve destekçileri başa gelemedi”
Selahattin Demirtaş’ın binlerce mazlumun kanını akıttığını ifade eden Gökgüz, “6-8 Ekim’de milleti sokağa Amerika’nın talimatıyla döken Selahattin Demirtaş’tı. Eğer Kılıçdaroğlu 2. turda seçimi kazansaydı meclis AK Parti’nin elindedir. Demirtaş’ı çıkarmak için hiçbir şey yapamazdı. Ama çok şükür Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı seçilmedi. Biz Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dan çok şükür memnunuz. Erdoğan’dan memnun olmayanların hepsi devletimizi sevmiyor. Bütün ülkelerin politikasında dış gündem ele alınırken bizde ise Kılıçdaroğlu ve HDP’li gibi siyasiler kendi içerisinde bir olumsuzluk oluşturmaya çalışıyor. Daha seçimden birkaç gün önce PKK’lılar 5 askerimizi şehit etti. Bunu yapan HÜDAPAR mı HDP mi? Allah’a hamdolsun Kılıçdaroğlu ve destekçileri başa gelemedi. Selahattin Demirtaş da ömür boyu cezaevinde kalacak. Demirtaş cezaevinden çıkarılsaydı hayatını kaybeden çocuklarımızın kanı nereye gidecekti? Binlerce mazlumunu ahını aldı. Allah bunu yanına bırakmaz” diye konuştu.
Öte yandan HDP önünde evlat nöbeti tutan aileler ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tekrar Cumhurbaşkanı seçilmesine sevindiklerini dile getirdi.
Evladı Ramazan’ın HDP ve PKK tarafından kandırılarak dağa kaçırıldığını ileri süren Mevlüde Üçdağ, “Oğlum 1 Haziran 2015 tarihinde HDP tarafından kandırılıp götürüldü. 9 yıldır çocuğuma hasretim, çocuğumun sesinin duymuyorum. 9 yıl içerisinde çocuğumun 9 saniye sesini duymadım, bu reva mıdır? HDP diyor ki; Kürt hakkını savunuyorum. Çocuğum burada olsaydı o zaman bahsettikleri özgürlük olurdu. ABD’ye ve Murat Karayılan’a uşaklık yaparak, polisimize, askerimize silah sıkarak özgürlük olmaz. Bir çocuğun yeri anne ve babasının yanıdır. Çok şükür Cumhurbaşkanımız tekrar kazandı. Mücadelemizin sonuna kadar destekçimiz olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a biz de sonuna kadar destek çıktık. Kılıçdaroğlu seçim öncesi camileri kapatacağım, başörtüsünü kaldıracağım, Suriyelileri göndereceğim diyordu. Böyle bir şey olur mu” ifadelerine yer verdi.

Kaynak: iha